Yeşil altyapı, iklim değişikliği sürecinde en önemli çözüm araçlarından biri olarak ön plana çıkmakta ve ekosistem hizmetlerinin sunulmasını sağlamaktadır. Yeşil altyapının en küçük bileşenlerini konut avlu ve bahçeleri oluşturmaktadır. COVID-19 pandemisi açık yeşil alanlara olan talebi artırmakla birlikte, açık yeşil alanların kullanımı fiziksel teması azaltmak üzere alınan önlemler kapsamında kısıtlanmıştır. Bu kısıtlamalar kapsamında sokağa çıkma yasakları ile büyük yeşil alanların yürüyüş mesafesinde olmaması, park ve bahçelerinin dağılımındaki yetersizlikler nedeniyle insanlar yeşil alanlara ulaşamamıştır. COVID-19 döneminde bahçeli konut ve sitelerde yaşayan bireylerin doğaya ulaşmanın refahını yaşamışlardır. Bu çalışmada Kahramanmaraş kentinde pandemi sürecinin, bireylerin konutlarda peyzaj düzenlemesi yapılmış alanlara algısında meydana getirdiği değişimi araştırmak ve değerlendirmek amaçlanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket formu kullanılmış, anket verileri frekans analizi ve yüzde analizleri ile değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda bireylerin konut bahçelerini ve balkonlarını pandemi sürecinde aktif olarak kullandıkları ve sosyalleştikleri alanlar olduğu belirlenmiştir. Sokağa çıkma yasaklarında konut ve site bahçeleri bireylerin yaşamlarının bir parçası olduğu ve yaşam kalitelerini artırdığı ortaya konulmuştur. Konut ve site bahçelerinin yeşil altyapının bir bileşeni olarak değerlendirilmesi gerektiği ve pandemi dönemleri için sosyal açıdan önemli alanlar olduğu vurgulanmıştır. Gelecek senaryosunda kentleri pandemi durumlarına hazırlamak için yeşil altyapı sistemlerine önem verilmesi vurgulanmıştır.
Green infrastructure stands out as one of the most important solution tools in the climate change process and ensures the provision of ecosystem services. Residential courtyards and gardens constitute the smallest components of green infrastructure. While the COVID-19 pandemic has increased demand for open green spaces, their use has been restricted by measures to reduce physical contact. Within the scope of these restrictions, people could not access green areas due to curfews, the lack of large green areas within walking distance, and inadequate distribution of parks and gardens. During the COVID-19 period, individuals living in houses and estates with gardens experienced the prosperity of access to nature. In this study, it was aimed to investigate and evaluate the change in individuals' perception of landscaped areas in residences caused by the pandemic process in the city of Kahramanmaraş. In the study, a questionnaire form was used as a data collection tool, and the survey data were evaluated by frequency analysis and percentage analysis. As a result of the research, it was determined that individuals actively used their residential gardens and balconies during the pandemic and socialized. It has been revealed that residential and housing estate gardens are a part of individuals' lives and increase their quality of life during curfews. It was emphasized that residential and housing estate gardens should be considered as a component of green infrastructure and are socially important areas for pandemic periods. The future scenario emphasizes the importance of green infrastructure systems to prepare cities for pandemic situations.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Landscape Architecture |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 2 |