Abstract
Emevî dönemi hitâbeti, İslam edebiyat tarihinde önemli bir yere sahiptir. Cahiliye döneminde şiir kadar etkin olmasa da sosyal hayatla sıkı bir ilişkisi bulunan hitâbet, İslam diniyle birlikte ibadetlerin bir parçası haline gelmiştir. Hitâbet, Sadru’l-İslam döneminde irtidat olayları ve iç çekişmelerden nasibini almış, diğer edebi sanatlar gibi fazla ilgi görememiştir. Müslümanlar, Emevî döneminde devlet otoritesinin genel olarak sağlanması ve İslam devletinin topraklarının genişlemesi ile rahatlamış, ilmi ve edebi çalışmalara ağırlık vermişlerdir. Bu dönemde hitâbet de Kur’ân-ı Kerim ’in eşsiz belagatinden istifade ederek doruk noktasına ulaşmıştır. Hitâbet, bu dönemde sosyal hayatın her alanına dini bir kimlik ile girmiştir. Bunun yanında hitâbet, dönemin siyasi ve mezhepsel çekişmelerinin en etkin araçlarından biri olmuştur. Bu bağlamda söz konusu edebî türün tarih sahnesinde önemli bir aşama kaydettiği Emevîler döneminde yaşanan sosyal ve siyasal değişimi ortaya koyması açısından önem arz etmektedir. Bu mülahazalarla yeni çalışmalara kapı aralaması gayesiyle bu çalışmada Emevî döneminde hitâbet ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır.