Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı
Devleti farklı cephelerde aynı anda birçok devletle savaştı. Savaştığı
ülkelerden biri de dönemin en güçlü devleti İngiltere idi. İngiltere, güneş
batmayan sömürgelerine yeni topraklar katmak adına müttefiki olduğu devletlerle
birlikte Osmanlı İmparatorluğu’na karşı savaş açtı. Orta Doğu’da Arapları
kışkırtarak Türk idaresine karşı isyanlar başlattılar. Bu bağlamda Türk idaresi
altındaki bu toprakları parçalama politikasına yöneldiler. Birinci Dünya Savaşı
sonrası galip devletler, Versailles düzeni ile Alman ve Türk
imparatorluklarının topraklarını yağmalamaya başladılar. Oluşturdukları bu yenidünya
düzeninde “Manda” adını verdikleri yeni yönetim sistemi ile işgal ettikleri
toprakları sömürmeye başladılar. İngiltere için Orta Doğu coğrafyasında Filistin’
in ayrı bir önemi vardı. Filistin, üç din için kutsal sayılan bir ülkeydi.
Avrupa’dan dışlanan Yahudiler, kendilerine bir yurt kurma çabasına girmişlerdi.
Bu amaç doğrultusunda kurulmuş olan ve Yahudi milliyetçiliğini esas alan
Siyonizm, İngiltere ile birlikte hareket ederek bu planı yönlendirdi. Söz
konusu planlar Birinci Dünya Savaşı öncesinde başlamış, ancak savaş sonrası
harekete geçebilmişlerdi.19. yüzyılda kurulmuş olan Siyonist Örgüt, Birinci
Dünya Savaşı’nı fırsat bilerek 1917’de yayımlanan Balfour Bildirgesi ile
Filistin’de bir Yahudi yurdu kurulacağını tüm dünyaya ilan etmiş oldu. Böylece
savaş sonrası görülmüş oldu ki İngilizler, Filistin üzerinde hem Yahudilere hem
de Araplara bağımsızlık sözü vermişlerdi. Türk idaresi altında barış ve huzur
içinde yaşayan toplumlar bir anda etkisi günümüze kadar gelmiş olan bir çatışma
ortamı içine girmiş oldular. İngiltere, Siyonist Örgütü’nden aldığı maddi
desteklerle Yahudilerin hamisi olmuştu. Araplara göre azınlıkta olan Yahudiler,
teşvik edilen büyük göçlerle neredeyse Araplara eşit nüfusa sahip olmak
üzerelerdi. Filistin’de geçici Askeri yönetim sonrası kurulan Manda idaresi ile
İsrail Devleti’ne giden yoların taşları döşenmiş oldu. İngiltere bu süreçte,
Filistin’de idari, hukuki, sosyal ve mali yapılar oluşturarak Yahudi
Devleti’nin temellerini atmış oldu.
In
the World War I, the Ottoman State fought many states at the same time on
different front lines. One of the countries that fought was the most powerful
state of the epoch, England. England waged a war against the Ottoman Empire
with states that were allied to bring new territories to their colonies. They
started revolts against the Turkish rule by provoking Arabs in the Middle East.
In this context, they directed the policy of dividing these lands under the
Turkish rule After the World War I, the victorious states began to loot the
territories of the German and Turkish empires with the Versailles arrangement.
In this new world order they formed, they began to exploit the land they
occupied with the new administration system called "Mandate". For England,
Palestine had a different importance in Middle East. Palestine was a holy
country for three religions. The Jews, who were excluded from Europe, entered
into an effort to establish themselves a “National Home”. Zionism, which was
established in line with this goal and based on Jewish nationalism, directed
this plan by acting together with England. These plans had begun before the
First World War, but could have moved into post-war action. The Zionist
Organization, founded in the 19th century, declared to the whole world that the
First World War was an opportunity to establish a Jewish dwelling in Palestine
with the Declaration of Balfour, published in 1917. Thus, it was seen after the
war that the British promised independence both to Jews and Arabs over
Palestine. Communities that living peacefully under the Turkish rule have
entered into a conflict that has come to the present. England was the
“Maecenas” of the Jews with the financial supports received from the Zionist
Organization. The minority Jews compared to the Arabs were almost equal to
having an equal population of Arabs with the great immigrations. The temporary
Military administration in Palestine and the later Mandate administration
facilitated the establishment of the State of Israel. In this process, England
has laid the foundations of the Jewish State by creating administrative, law,
social and financial structures in Palestine.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | History |
Authors | |
Publication Date | July 1, 2018 |
Submission Date | May 9, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |