Particularly
in the 14th and 15th centuries, numerous religious
mathnawis were written in Anatolia. These religious mathnawis with epic and
didactic qualities were mainly attached to Suleyman Celebi’s Vesîletu’n-Necât. They were reproduced
under titles such as "destân,
dâsitân, hikâye" in
such a great amount that it would almost be impossible to determine their
number; and they were fondly read by people. Authors of many of these mathnawis
are either unknown or there are confusions about the authors. There is a poetic
work titled Hikâyât-i Avrat, which
relatively resembles the mathnawis written in the 14th and 15th
centuries. It was written by Ibni Yahya at an unknown date. It is the poetic
form of the numerous prose texts that were written to describe the rights of
men on women. Ibni Yahya had probably seen these prose texts about men’s rights
on women and turned them into poetic form. Prophet Muhammad’s seeing the women
in hell on the day of Miraj and his description of their situation, as stated
in Mirac-names, takes an important place in all prose and poetic works on this
subject. Furthermore, the things described are based on hadiths and Ali is
referred as the narrator. It is clear that these works were written with the
intention to organize the relationship between men and women in family and in
society and to give messages accordingly. Ibni Yahya’s poetic work Hikâyât-i Avrat has two manual copies.
One of these is registered at Çorum Hasan Paşa Public Library with No 19 Hk
3206/1 and the other one is maintained in our special library. In this article,
the work is studied with respect to its correlation with various prose forms.
The copy available in Çorum Hasan Paşa Public Library was taken as basis since
it is tidier. Spelling and grammatical features were given to create a
transcription text.
Anadolu’da
özellikle XIV. ve XV. yüzyıllarda birçok dinî mesnevi kaleme alınmıştır. Epik
ve didaktik yönleri olan bu dinî mesneviler çoğunlukla Süleyman Çelebi’nin Vesîletü’n-Necât adlı mevlidine
iliştirilerek "destân, dâsitân,
hikâye" gibi başlıklarla sayılarını
tespit etmenin neredeyse imkânsız olacağı kadar fazla çoğaltılmış ve halk
tarafından sevilerek okunmuşlardır. Bu mesnevilerin birçoğunun müellifi
bilinmemekte veya bir müellif karmaşası yaşanmaktadır. Anadolu’da XIV. ve XV.
yüzyıllarda yazılmış bu mesnevilere nispeten benzeyen Hikâyât-ı Avrat adlı manzum bir eser vardır. Müellifi İbni Yahyâ
olan ve yazılış tarihi bilinmeyen bu eser, erkeğin kadın üzerindeki haklarını
anlatan ve birçok nüshası bulunan mensur metinlerin manzum bir varyantıdır.
İbni Yahyâ, erkeğin kadın üzerindeki haklarıyla ilgili olan mensur metinleri
görmüş ve eseri nazma çekmiş olmalıdır. Bu konudaki bütün mensur ve manzum
eserlerde, Mirâc-nâmelerde yer alan, Hz. Muhammed’in Miraç gecesi cehennemdeki
kadınları görmesi ve onların durumlarını anlatması olayı önemli bir yer
tutmaktadır. Ayrıca anlatılanlar hadis-i şeriflere dayandırılmakta, rivayet
eden kişinin ise Hazret-i Ali olduğu belirtilmektedir. Bu eserler yoluyla
toplumda, aile içerisinde kadın ve erkek arasındaki ilişkilerin düzenlenmeye
çalışıldığı, buna yönelik mesajlar verildiği açıktır. İbni Yahyâ tarafından
yazılan manzum Hikâyât-ı Avrat’ın,
biri Çorum Hasan Paşa İl Halk Kütüphanesi’nde 19 Hk 3206/1 yer numarasıyla
kayıtlı olan, diğeri de özel kitaplığımızda bulunan iki yazma nüshası vardır.
Makalede, eserin mensur varyantlarla ilişkisi ele alınmış, Çorum Hasan Paşa İl
Halk Kütüphanesi’nde bulunan nüsha daha düzenli bir nüsha olduğundan esas
alınarak imlâ ve dil özellikleri verilmiş, çeviriyazılı metin oluşturulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 30 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 5 |
ISSN: (online) 2602-2567