The 19th century was a period in which significant political, social and economic changes occurred in Europe. During this period, while revolutionary, libertarian and nationalist initiatives aimed at changing the existing order took place, on the other hand, a secular perspective developed as an alternative to the previously existing religious perspective in understanding the world and beings. This new perspective, which evaluates nature and living things through reason and science, first gave rise to race theories, then scientific racism, and eventually antisemitism. During this period, Europe encountered an order problem based on the opposition between old and new. Those who favour preserving the existing order in the face of new developments in Europe have used antisemitism as a tool. This approach style was carried to Russia after a while. Russia, which hosted a large number of Jews and experienced political, social and economic problems, followed a similar method to the Europeans, instrumentalizing anti-Semitism and producing the Protocols of the Elders of Zion, a propaganda text. While carrying out this initiative, Jewish conspiracy literature, which had previously become widespread in Europe, was used. The Protocols of the Elders of Zion, presented as a conspiracy of Jews against non-Jews, is the most important and popular anti-Semitic propaganda text in the world. Its importance and popularity stem from the fact that it is presented at the right time and with effective methods. The Protocols, which were popularized through fear psychology during times of social crisis, were perceived as a real text by many people and guided their perspective on Jews, thanks to this method. The protocols were used to suppress opponents of the monarchy in Russia and to maintain the Tsarist regime. However, the overthrow of the monarchy by the Bolsheviks and the murder of the Tsar and his family created fear of Bolshevism in the USA and Europe, and this fear caused the Protocols to become widespread in these regions. After the USA and Europe, the protocols emerged in Turkey as a result of a faulty approach. Although Turkey's approach towards Jews is different from these countries, the failure to understand the meanings of antisemitism and the Protocols has unfairly placed Turkey in the same category as them. Placing Turkey in such a category caused its tolerant attitude towards Jews to be overshadowed by anti-Semitism. In this study, the questions of why the Protocols of the Elders of Zion were needed in Russia, how they emerged, what their content was, where they became widespread, and what mistakes they resulted from in Turkey were answered. While answering these questions, it was emphasized that the meaning, scope and consequences of the Protocols are outside of Turkey, that there is no need for this text in Turkey, and that this text should be avoided in criticisms against Jews, and it was aimed to draw attention to the dimension of Turkish-Jewish relations that is different from antisemitism.
19. yüzyıl, Avrupa’da siyasi, sosyal ve ekonomik açıdan önemli değişikliklerin meydana geldiği bir dönemdir. Bu dönemde, bir taraftan mevcut düzenin değişmesine yönelik devrimci, özgürlükçü ve milliyetçi girişimler gerçekleşirken diğer taraftan dünyayı ve varlıkları anlamada daha önce var olan dinî bakış açısına alternatif olarak seküler bir bakış açısı gelişmiştir. Doğayı ve canlıları, akıl ve bilim yoluyla değerlendiren bu yeni bakış açısı, önce ırk teorilerini, ardından bilimsel ırkçılığı ve nihayetinde antisemitizmi ortaya çıkarmıştır. Bu dönemde Avrupa, eski ile yeni karşıtlığına dayalı bir düzen problemiyle karşılaşmıştır. Avrupa’daki yeni gelişmeler karşısında mevcut düzeni koruma taraftarı olanlar, antisemitizmi bir araç olarak kullanmıştır. Bu yaklaşım tarzı bir süre sonra Rusya’ya taşınmıştır. Çok sayıda Yahudi’ye ev sahipliği yapan, siyasi, sosyal ve ekonomik problemler yaşayan Rusya, Avrupalılarla benzer bir yöntem izleyerek antisemitizmi araçsallaştırmış ve bir propaganda metni olan Siyon Liderlerinin Protokolleri’ni üretmiştir. Bu girişim gerçekleştirilirken daha önce Avrupa’da yaygınlaşmış olan Yahudi komplosu literatüründen faydalanılmıştır. Yahudilerin Yahudi olmayanlara düzenlendikleri bir komplo olarak sunulan Siyon Liderlerinin Protokolleri, dünyadaki en önemli ve en popüler antisemit propaganda metnidir. Onun bu önemi ve popülerliği, doğru zamanda ve etkili yöntemlerle sunulmasından kaynaklanmaktadır. Toplumsal bunalımların yaşandığı sıralarda korku psikolojisi üzerinden yaygınlaştırılan Protokoller, bu yöntem sayesinde pek çok insan tarafından gerçek bir metin olarak algılanmış ve onların Yahudilere yönelik bakış açısını yönlendirmiştir. Protokoller, Rusya’da monarşi karşıtlarını bastırmak ve Çar rejimini devam ettirmek amacıyla kullanılmıştır. Ancak monarşinin Bolşevikler tarafından yıkılması ve Çarın ailesiyle birlikte öldürülmesi, ABD ve Avrupa’da Bolşevizm korkusu oluşturmuş, bu korku Protokollerin bu bölgelerde yaygınlaşmasına neden olmuştur. Protokoller, ABD ve Avrupa’dan sonra hatalı bir yaklaşımın sonucunda Türkiye’de de ortaya çıkmıştır. Türkiye’nin Yahudilere yönelik yaklaşımı bu ülkelerden farklı olsa da antisemitizmin ve Protokollerin sahip olduğu anlamların kavranamaması, Türkiye’yi de haksız bir şekilde onlarla aynı kategoriye yerleştirmiştir. Türkiye’nin böyle bir kategoriye yerleştirilmesi, onun Yahudilere yönelik hoşgörülü tavrının antisemitizmin gölgesine düşmesine neden olmuştur. Bu çalışmada, Rusya’da Siyon Liderlerinin Protokolleri’ne neden ihtiyaç duyulduğu, nasıl ortaya çıktığı, içeriğinin ne olduğu, nerelerde yaygınlaştığı ve Türkiye’de hangi hataların sonucunda ortaya çıktığı sorularına cevap verilmiştir. Bu sorulara cevap verilirken Protokollerin anlamı, kapsamı ve sonuçlarının Türkiye’nin dışında olduğu, Türkiye’de bu metne ihtiyaç olmadığı ve Yahudilere yönelik eleştirilerde bu metinden kaçınılması gerektiği üzerinde durulmuş, Türk-Yahudi ilişkilerinin antisemitizminden farklı olan boyutuna dikkat çekilmek amaçlanmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | April 13, 2024 |
Acceptance Date | May 29, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.