Introduction: Food geography goes beyond considering food solely as a biological necessity; it examines food within a complex web of socio-spatial relationships that encompass production, distribution, consumption, and waste processes. This approach is crucial for understanding the transformations of food in both global and local contexts. Today, food systems are directly linked to critical issues such as climate change, urbanization, social inequality, and cultural identity. This study aims to highlight the spatial, cultural, and political dimensions of food geography, a relatively underexplored area in academic literature, and to demonstrate its potential contributions to contemporary geographical thought.
Methodology: This research investigates food systems through spatial analysis at both rural and urban scales, evaluating the interactions between natural and human factors. Using qualitative research methods, the study also examines alternative food networks, food security, and food justice and their manifestations at the local level.
Findings: The findings reveal that food systems are shaped by dynamic relationships between the natural environment and social structures. In rural areas, agricultural production processes are transforming under the influences of climate change and land-use policies, while in urban areas, urban agriculture practices and alternative food networks are gaining prominence. Concepts such as food security and food justice have become particularly critical for low-income urban residents. Additionally, consumption habits are directly related to cultural identities, social classes, and spatial inequalities.
Conclusion: Food geography not only studies agricultural production processes but also evaluates consumption patterns, cultural representations, social inequalities, and policy frameworks through a holistic approach. In this regard, it distinguishes itself from traditional agricultural geography and occupies an important place within contemporary geographical thought. The study demonstrates how the spatial organization of food is intertwined with social fabric and emphasizes the importance of geographical contributions to making food systems more sustainable, equitable, and inclusive.
Giriş: Gıda coğrafyası, gıdayı yalnızca biyolojik bir gereksinim olarak ele almanın ötesine geçerek, onu üretim, dağıtım, tüketim ve atık süreçlerini kapsayan karmaşık bir sosyo-mekânsal ilişkiler ağı içerisinde inceler. Bu yaklaşım, gıdanın küresel ve yerel bağlamlardaki dönüşümünü anlamak açısından oldukça önemlidir. Gıda sistemleri, günümüz dünyasında iklim değişikliği, kentleşme, sosyal eşitsizlik ve kültürel kimlik gibi birçok kritik meseleyle doğrudan ilişkilidir. Bu çalışma, akademik literatürde görece az incelenmiş olan gıda coğrafyasına mekânsal, kültürel ve politik boyutlarıyla dikkat çekmeyi ve bu alanın çağdaş coğrafi düşünceye katkı potansiyelini ortaya koymayı amaçlamaktadır.
Yöntem: Bu çalışma, gıda sistemlerini kırsal ve kentsel ölçekte coğrafi analiz yoluyla inceleyerek doğal ve beşerî faktörler arasındaki etkileşimi değerlendirmiştir. Nitel araştırma yöntemleriyle alternatif gıda ağları, gıda güvencesi ve gıda adaletinin yerel düzeydeki yansımaları da ele alınmıştır.
Bulgular: Araştırmanın bulguları, gıda sistemlerinin doğal çevre ile sosyal yapı arasındaki dinamik ilişkilerle şekillendiğini ortaya koymaktadır. Kırsal alanlarda tarımsal üretim süreçlerinin iklim değişikliği ve arazi kullanımı politikaları ile dönüşüm geçirdiği gözlemlenirken, kentsel alanlarda ise kentsel tarım uygulamaları ve alternatif gıda ağlarının yükselişe geçtiği görülmektedir. Gıda güvencesi ve gıda adaleti gibi kavramlar özellikle düşük gelirli kent sakinleri açısından kritik hale gelmiştir. Ayrıca tüketim alışkanlıklarının kültürel kimlikler, sosyal sınıflar ve mekânsal eşitsizliklerle doğrudan ilişkili olduğu anlaşılmıştır.
Sonuç: Gıda coğrafyası, yalnızca tarımsal üretim süreçlerini incelemekle kalmayıp, tüketim biçimleri, kültürel temsiller, toplumsal eşitsizlik ve politik düzenlemeler gibi birçok farklı bileşeni bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmektedir. Bu yönüyle, klasik tarım coğrafyasından ayrılarak çağdaş coğrafi düşünce içerisinde önemli bir yer edinmektedir. Çalışma, gıdanın mekânsal organizasyonunun toplumsal yapıyla nasıl iç içe geçtiğini göstermekte; gıda sistemlerinin sürdürülebilir, adil ve kapsayıcı hale getirilmesine yönelik coğrafi katkıların önemini vurgulamaktadır.
Etik krul onayına gerek duyulan bir çalışma değildir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Environmental Geography, Social Geography |
Journal Section | Derleme |
Authors | |
Early Pub Date | September 3, 2025 |
Publication Date | October 17, 2025 |
Submission Date | June 19, 2025 |
Acceptance Date | August 29, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 23 Issue: 2 |
Turkish Journal of Geographical Sciences licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-Non-Derivatives 4.0 International Licence (CC BY-NC-ND 4.0).