With the development of Information and Communication Technologies (ICTs), the body is rapidly becoming digitalized. This transformation of the body occurs because of a profound change in all perception and experience practices. The body, interacting with moving screens, data, and codes, has become an extension of these technological tools. Today, all digital devices are intertwined with the body. In this context, practices such as desire, entertainment, and freedom emerge as tools shaping the body. In this article, the digital exhibition titled Leonardo da Vinci: Artificial Intelligence – The Wisdom of Light / Humanity and Metaverse from CERN to NASA is examined as an entertainment practice that shapes the body. The aim is to understand the state of the body in the digital age. The method used in the article is digital autoethnography, where the researcher considers themselves as the object of study; in other words, as the one experiencing the digital exhibition. This examination is carried out within the framework of Walter Benjamin's thoughts on optical unconsciousness, the aura of the artwork – its intuitive perception – and its use-value, as well as the posthuman body theories of Rosi Braidotti, Katherine Hayles, and Amber Case, and Friedrich Nietzsche's views on alienation. The results of the research indicate that the body is mediated by technology. This state of the body is understood as an area where the digital industry is situated, flows, and reproduces the body to ensure the functionality of the system. Integrated with the realm of ICTs, the body opens to perceptual diversity. Immersed in this diversity, the body has become a self-centered yet storiless form. On the other hand, the body within the digital artwork has also been reproduced and detached from its context. While the experiencing body has evolved into a form that both depletes and consumes, the body within the artwork has also undergone a similar transformation.
Declaration of Compliance with the Ethical Principles In line with the “COPE-Code of Conduct and Best Practice Guidelines for Journal Editors” the following statements are included: The author declared that the Ethics Committee approval is not required for the study.
Bilişim İletişim Teknolojilerinin (BİT) gelişimiyle birlikte beden hızla dijitalleşmektedir. Bedenin bu durumu, tüm algı ve deneyim pratiklerinin köklü bir şekilde değişmesi sonucunda meydana gelmektedir. Hareketli ekranlar, datalar ve kodlarla etkileşim içinde olan beden, bu teknolojik araçların bir uzantısı haline gelmiştir. Artık tüm dijital araçlar bedenle iç içe geçmiş durumdadır. Bu noktada arzu, eğlence, özgürlük gibi pratikler bedeni biçimlendirmenin araçları olarak öne çıkmaktadır. Bu makalede, bedeni biçimlendiren bir eğlence pratiği olarak Leonardo da Vinci: Yapay Zekâ Işığın Bilgeliği / CERN’den NASA’ya İnsanlık ve Metaverse dijital sergisi incelenmiştir. Bu bağlamda bedenin dijital çağdaki durumunu kavramak amaçlanmıştır. Makalede yöntem olarak dijital otoetnografi yöntemi kullanılmış; araştırmacı kendisini inceleme nesnesi, başka bir deyişle dijital sergiyi deneyimleyen olarak ele almıştır. Bu bağlamda inceleme, Walter Benjamin’in optik bilinçdışı, sanat eserinin aurası – sezgisel algısı – ve kullanım değeri üzerine olan düşünceleri, Rosi Braidotti, Katherine Hayles, Amber Case’nin posthüman beden kuramı ve Friedrich Nietzsche’nin yabancılaşma konusundaki düşünceleri ekseninde gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonucunda ise, bedenin teknoloji dolayımlı olduğu görülmüştür. Bedenin bu hali, dijital endüstrinin yerleştiği, aktığı ve bedeni yeniden üreterek sistemin işlerliğini sağladığı bir alan olarak anlaşılmıştır. Beden, BİT’in alanıyla eklemlenerek, algısal bir çeşitliliğe açılmıştır. Bu çeşitlilikle haşır neşir haldeki beden, kendine odaklı aynı zamanda hikayeden yoksun bir forma kavuşmuştur. Diğer yandan, dijital sanat eserinin içindeki beden de yeniden üretilmiş, bağlamından kopartılmıştır. Deneyimleyen beden tükenen ve tüketen bir forma evrilirken, eserin içindeki beden de benzer bir duruma evrilmiştir.
Etik İlkelere Uygunluk Beyanı “COPE-Dergi Editörleri İçin Davranış Kuralları ve En İyi Uygulama İlkeleri” çerçevesinde aşağıdaki beyanlara yer verilmiştir: Yazar bu çalışma için Etik Kurul onayı gerekmediğini beyan etmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communications and Media Policy |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | July 1, 2024 |
Acceptance Date | October 15, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 9 Issue: 2 |