Al-Jaṣṣāṣ, Bāqillānī, and ‘Abd al-Jabbār were well-known scholars of the period who lived in the 4th century of Hijri or spent most of their lives in the same century. These three scholars, who belonged to different schools of Islamic theology, are the authors of the oldest and most comprehensive works of usūl al-fiqh that have survived. Their usūl works are similar in that they examine the issues within the relationship between usūl al-fiqh and kalām, try to eliminate the claims of their opponents with explanations in response to the questions they pose to them, and justify many issues with rational, narrative, and linguistic evidence. One of the issues that al-Jaṣṣāṣ, Bāqillānī, and ‘Abd al-Jabbār examined within the framework of the relationship between the usūl al-fiqh and kalām and tried to justify their views with rational, narrative, and linguistic evidence is the implication of muḥkam and mutashābih words. The muḥkam and mutashābih words, which are analyzed in kalām on the axis of tawḥīd and tanzih, are generally discussed as a problem of understanding in the usūl al-fiqh. When we examine the studies on muḥkam and mutashābih in the modern period, we see that they mainly focus on interpreting of these two words mentioned above. Although some studies have been conducted on ʿAbd al-Jabbār's approach to the subject, they mostly focus on the kalāmī dimension of the issue and do not touch upon the nature of muḥkam and mutashābih in the usūl al-fiqh. Similarly, al-Jaṣṣāṣ and Bāqillānī's views on muḥkam and mutashābih have not been examined independently as far as we can determine. This study aims to fulfil an essential need in the literature by examining the views of famous scholars such as al-Jaṣṣāṣ, Bāqillānī, and 'Abd al-Jabbār, who left their mark on the period in which they lived and influenced the later methodists, on the implication of muḥkam and mutashābih words. First, the definitions of muḥkam and mutashābih by al- Jaṣṣāṣ, Bāqillānī, and 'Abd al-Jabbār will be given, and then the theological dimension of the issue that influenced the usūl al-fiqh will be mentioned, and then the problem of understanding the mutashābih words will be discussed.
Cessâs (öl. 370/981), Bâkıllânî (öl. 403/1013) ve Kādî Abdülcebbâr (öl. 415/1025), hicrî 4. asırda yaşayan yahut ömrünün büyük çoğunluğu hicrî 4. asırda geçen dönemin tanınmış âlimleridir. Farklı itikadî mezheplere mensup bulunan bu üç âlim, günümüze ulaşan en eski ve en kapsamlı fıkıh usûlü eserlerinin yazarlarıdır. Onların usûl eserleri, konuların fıkıh usûlü-kelâm ilişkisi içerisinde incelenmesi, muhalif gördükleri iddiaların kendilerine yönelttikleri sorulara cevap niteliğindeki açıklamalarla bertaraf edilmeye çalışılması ve birçok meselenin aklî, naklî ve dilbilimsel delillerle temellendirilmesi yönüyle ortaktır. Cessâs, Bâkıllânî ve Kādî Abdülcebbâr’ın fıkıh usûlü ve kelâm ilişkisi çerçevesinde incelediği ve görüşlerini aklî, naklî ve dilbilimsel delillerle temellendirmeye çalıştığı konulardan biri de muhkem ve müteşâbih lafızların delaletidir. Kelâm ilminde tevhid ve tenzih eksenli incelenen muhkem ve müteşâbih lafızlar, fıkıh usûlünde genel olarak bir anlama problemi şeklinde tartışılmıştır. Modern dönemde muhkem ve müteşâbih lafızlarla ilgili yapılan çalışmaları incelediğimizde çoğunlukla mezkûr iki lafzın te’vili üzerine yoğunlaşıldığını, meselenin fıkıh usûlünü ilgilendiren yönüne genellikle değinilmediğini görmekteyiz. Kādî Abdülcebbâr’ın konuya yaklaşımıyla ilgili bazı çalışmalar yapılmıştır. Fakat bunlarda çoğunlukla muhkem ve müteşâbihin kelâmî boyutuna değinilmiş, fıkıh usûlündeki kullanımına ise yer verilmemiştir. Cessâs ve Bâkıllânî’nin muhkem ve müteşâbih konusundaki düşünceleri ise tespit edebildiğimiz kadarıyla müstakil olarak incelenmemiştir. Bu araştırma, Cessâs, Bâkıllânî ve Kādî Abdülcebbâr gibi yaşadığı döneme damga vuran ve kendisinden sonraki usûlcüleri etkileyen meşhur âlimlerin muhkem ve müteşâbih lafızların delaletiyle ilgili görüşlerini inceleyerek literatürde önemli bir ihtiyacı karşılama hedefindedir. Çalışmada önce Cessâs, Bâkıllânî ve Kādî Abdülcebbâr’ın muhkem ve müteşâbih tanımlarına yer verilecek, ardından meselenin fıkıh usûlüne etki eden itikadî boyutuna değinilecek, sonra da müteşâbih lafızların anlaşılma sorunundan söz edilecektir.
Fıkıh Usûlü Muhkem Müteşâbih Cessâs Bâkıllânî Kādî Abdülcebbâr Usūl al-fiqh Mutashābih al-Jaṣṣāṣ Bāqillānī
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Submission Date | September 24, 2022 |
Acceptance Date | November 29, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 22 Issue: 22 |
Bozok University Journal of Faculty of Theology (BOZIFDER) is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-Non-Derivatives 4.0 International Licence (CC BY NC ND).