Abstract
Cemil Meriç yıllarca Batılı eserleri çevirerek ve onların üzerinde çalışarak edindiği tecrübe ile Doğu’yu da tanımak ve yorumlamak istemiştir. Eserlerinde Doğu ile tanımladığı Asya’nın Batı diye tanımladığı Avrupa karşısındaki durumunu açıklamıştır. Ayrıca Doğu’nun gelişmişliğinin Batı tarafından kabul edilmeyişi ve onunda Batı kadar değere layık olduğuna vurgu yapmıştır. Cemil Meriç yaşadığı ortam sebebiyle bir ‘Doğu-Batı senteziydi’. Bu çeşitlilik ona Avrupa ile Asya ‘ı kıyaslama imkânı verdi. Eserlerinin çoğunda hissedilen bu kıyaslama bu çalışmanın da çıkış noktası olmuştur. Yapılan bu çalışmada evrensel bir kimliğe sahip olan Cemil Meriç’in kavramlarla ilgili yapmış olduğu yorumlamalar ve verdiği nasihatler ile Türk İslam düşünce dünyasına katkı sağlanması amaçlanmıştır. Çalışma yapılırken Cemil Meriç’in eserlerinden ve onun hakkında yazılmış makalelerden faydalanılmıştır.
Türk edebiyatının ve Türk sosyolojisinin önemli isimlerinden biri olan Cemil Meriç’in Türk – İslam düşünce dünyasına katkısının anlatıldığı bu çalışmada hem Cemil Meriç’in hayatına yer verilmiş hem de Cemil Meriç’in aydın, medeniyet, kültür ve yabancılaşma gibi kavramlara getirdiği yorumlar incelenmiştir.