Objectives: The aim of this study is to evaluate the levels of cortizol and anxiety/depression in individuals with oral lichen planus and determine the effects of psychologic factors on the etiology of Oral Lichen Planus.
Method: 30 individuals pre-diagnosed with OLP who referred to Marmara University, Dentistry Faculty, Department of Oral Diagnosis and Radiology constitute the patient group while 30 healty individuals are control group. Pre-diagnosis of OLP of the patients was supported histopathologically with biopsies taken. Peripheral blood cortizol levels were evaluated and Spielberger State- Trait Anxiety Test with Zung depression Scale (ZDS) were administrated on both study and control group.
Results: There was no statistical differences on the mean levels of Trait Anxiety Test and ZDS between the study and conrol group (p>0.05), while mean levels of State Anxiety Test of the study group was significantly higher than the mean levels of mean levels of State Anxiety Test of control group (p<0.05).
Conclusion: Higher levels of state anxiety in individuals with oral lichen planus exhibits that anxiety is an important factor on the etiology of this disease.
Amaç: Bu çalışmanın amacı; oral liken planus’lu bireylerde kortizol ve anksiyete/ depresyon düzeylerini değerlendirmek ve psikolojik faktörlerin oral liken planus (OLP)’un etyolojisindeki etkilerini saptamaktır.
Yöntem: Marmara Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Oral Diagnoz ve Radyoloji Anabilim Dalı Kliniği’ne başvuran, OLP klinik ön tanısı konmuş 30 birey hasta grubunu, sağlıklı 30 birey ise kontrol grubunu oluşturmuştur. OLP ön tanılı bireylerden kliniğimizde biyopsi materyali alınarak tanı histopatolojik olarak da desteklenmiştir. Hem çalışma hem de kontrol grubunun periferik kan kortizol düzeyleri değerlendirilmiş ve “Spielberger Durumluluk Kaygı Testi (DKT) – Süreklilik Kaygı Testi (SKT)” ile “Zung Depresyon Ölçeği (ZDP)” uygulanmıştır.
Bulgular: Çalışma ve kontrol grubundaki hastaların kortizol, DKT ve ZDP değerleri ortalaması arasında anlamlı bir farklılık bulunmazken (p>0.05), çalışma grubunun SKT değerleri ortalaması kontrol grubundan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksektir (p<0.05).
Sonuç: Oral Liken Planus’lu bireylerde süreklilik kaygı düzeyinin yüksek olması anksiyetenin bu hastalığın etyolojisinde önemli bir faktör olabileceğini ortaya koymaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 25, 2014 |
Submission Date | April 25, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 4 Issue: 1 |