Çingeneler Türkiye’nin en fazla ve ilgiyle araştırılan etnik topluluklarından biridir. Bir alt kültür olarak sosyolojik ve antropolojik çalışmalara sıklıkla konu olan Çingeneler, toplumsal çeşitliliğin olduğu kadar edebiyatın da önemli bir parçasıdır. Sosyolojik araştırmaların verileriyle de uyumlu olarak, Çingeneler edebiyat eserlerinde ötekileştirilmiş ve yoksul bir alt kültürün egemen olduğu bir hayatın içinde gösterilmişlerdir. Yapılan edebiyat araştırmaları popüler kültürün ve romantik bakışın etkisiyle çoğu zaman aşk ve eğlence hayatının özneleri konumundaki yetişkin başkarakterlere odaklanmış ve çocuk karakterleri ihmal etmiştir. Oysa bütün dünyada toplumsal alt sınıflar ve kültürlerle ilgilenen maduniyet çalışmalarının kadınlarla beraber en önemli inceleme grubunu oluşturan çocukların, hâlihazırda toplumsal ayrımcılıktan mustarip Çingeneler söz konusu olduğunda bir kat daha mağdur bir grup olarak ortaya çıktığı görülür. Toplumun Çingenelere yukarıdan bakışına eğitimsiz ebeveynlerden öğrenilmiş aşağılık duygusunun eklenmesiyle söz konusu mağduriyet Çingene çocuklar için daha da derinleşmektedir. İncelenen çocuk romanlarındaki çocuklar tarafından oluşturulan Çingene imgesinin ortak noktası budur. Bu amaçla yapılan çalışmada, çocuk romanlarında Çingene çocuk karakterlerin gerek ebeveynleriyle gerek Çingene olan/olmayan akranlarıyla ve yetişkinlerle olan ilişkilerinde aile bireylerinden öğrendikleri mağduriyet dilini nasıl yeniden ürettikleri, Çingenelik algısına ve Çingene çocuk olmaya nasıl baktıkları mercek altına alınmaktadır. Bu romanlarda Çingene olan ve Çingene olmayan çocuk karakterlerin karşılaştırılması yoluyla Çingene çocukların temsilinin anlaşılması da amaçlanmıştır. Bu makalede üçü de Çingene çocuk başkişilere yer veren Şevket Bilgisel’in Çingene Serdar 1948 , Hasan Kıyafet’in Çingene Çocuğu 1975 ve Kemalettin Tuğcu’nun Çingene Kızı 1991 adlı çocuk romanlarındaki Çingenelik algısı ve Çingene çocuk imajına ait ortaklıklar ve farklılıklar incelenmiştir
Gypsies are one of the most studied ethnic groups in Turkey. Gypsies who frequently become subject material of sociologic and anthropologic researches are also important part of social diversity and literature. Gypsies are mostly shown in a life which is reigned by an alienated and empowered sub-culture, in line with the data gained from sociologic studies. Literary studies about Gypsies, with the influence of popular culture and romantic point of view, focused on adult main characters who are represented as people engaged in love affairs and entertainment, and thus ignored child characters. However, children, who are one of the main research materials of subaltern studies with women, turn out to be a group even more victimized than adults, in the context of Gypsies who are already overwhelmed by social discrimination. Total disdain of the society, together with the inferiority complex taught by the uneducated adults, makes aforementioned victimization even deeper for the Gypsy children. This is the common point of the image formed by Gypsy children found in the books examined in this article. In this context, this article aims to focus on the reproduction of the victimization language Gypsy children learn from adults in their relations both with their parents, Gypsy/non-Gypsy peers, and elders, and the way they perceive Gypsiness and being Gypsy children. It is also of great significance to understand the representation of Gypsy children by comparing the Gypsy children and the non-Gypsy children characters in the children’s books. In this article, common and different points in regards with image of gypsiness and gypsy child in Şevket Bilgisel’s Çingene Serdar Gypsy Commander, 1948 , Hasan Kıyafet’s Çingene Çocuğu Gypsy Child, 1975 and Kemalettin Tuğcu’s Çingene Kızı Gypsy Girl, 1991 , three children’s books with child protagonists, have been studied
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 3 Issue: 6 |