Osmanlı Devleti, Selçuklulardan çok zengin bir kültür
mirası devralmış ve bunu daha da ileriye taşımak için gayret sarf etmiştir.
Fethedilen yerlere ilk önce cami, yanında medrese ve etrafında pek çok
müştemilat vakfiye olarak tesis edilerek, yeni alınan yerlerde topluma ve
devlete gerekli din, ilim ve eğitim hizmetlileriyle, devlet kademesinde lüzumlu
olan adlî ve idarî personel yetiştirilmiştir. Fethedilen ve sözü edilen
hizmetlerin gerçekleştiği memleketlerden biri de Bosna-Hersek’tir. 1463’de
fetihle başlayan faaliyetler, idarenin 1878’de Osmanlılardan
Avusturya-Macaristan’a geçmesine dek dört asır boyunca sürdürülmüştür. Bu
makalede, gerek Bosna ve gerekse İstanbul Osmanlı medreselerinde eğitim görüp
tefsir alanında çalışma yapan Boşnak kökenli beş müfessirin hayatları, Kur’ân
ve Kur’ân ilimlerine dair bazı eserleri incelenmektedir. Bu müfessirler: Sûdî
Efendi Bosnevî, Ali Dede Mostârî (Türbe Şeyhi), Abdullah Bosnevî (Şârihu’l-Fusûs),
Muhammed Emin Bazarlî ve Hilmi Baba (Taşlıcavî) Bosnevî’dir. Bosnalı
müfessirler, dönemin geleneksel ilim anlayışı olan sûre ve âyet tefsiri yazma
geleneğini devam ettirmişler, tam tefsir olarak yeni bir şey ortaya
koyamamışlardır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 10 |