1980’lerden beri sürdürülen geleneği bozmayan 6356 sayılı yasa, örgütlenme özgürlüğünün özünü kısıtlayan kurallara dokunmadı. Sendikal hakların tümüne yönelik “metastaz”dan oluşan “yığışmalı/kümülatif özgürsüzlük” yaklaşımını sürdürdü: İşkolu sendikacılığı, yasal zorunluluk. Ancak ülke ve işyeri barajlarını birlikte aşan bir sendika toplu iş sözleşmesi imzalayabilir. Grev hakkı da, “yasal” olarak, ancak ve yalnız toplu sözleşme süreci içinde kullanılabilir. 2010’da Anayasa’dan çıkarılan bazı grev ve toplu eylem yasakları, yasal dayanağa kavuşturulmadı. Dolayısıyla, alanı kısmen daraltılmış olsa da, “örgütlenme özgürsüzlüğü cephesinde yeni bir şey yok Bu gidişle, olacağı da yok Çünkü, neo-liberal politikalarını ödünsüz sürdüren AKP iktidarı, sermaye ve işveren sendikaları, ama aynı zamanda kurulu düzen sendikaları böyle istiyor 6356 sayılı yasa, bu makalede tek tek ele alınmayan ulusalüstü insan hakları sözleşmelerine aykırı kurallarının yanı sıra, Anayasa’ya da aykırı kurallar içeriyor. Sendika çokluğu ilkesi, yalnızca tek düzey’li ve tek tür’lü sendika ve üst düzey örgütler kurulmasında geçerlidir. Oysa, işkolu sendikası ve konfederasyon çokluğu, sendika çokluğu değildir. Çifte barajlı toplu sözleşme düzeni de, Anayasa’yla bağdaşmaz. Buna karşılık, yasanın yasal grev hakkını toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında çıkan “çıkar uyuşmazlıkları” ile sınırlı tutan kuralının anayasal dayanağı olsa da, bu kural Anayasa’nın genel sınırlama nedenlerine ilişkin kuralına aykırıdır. Yasa, sendikal hak ve özgürlüklerin bölünmezlik ve bütünselliği ilkesini, “özgürlük” değil “özgürsüzlük” konusunda benimsenmiş; bu ilkeyi “örgütlenme özgürsüzlüğünün bölünmezliği”ne dönüştürmüştür 6356’nın genel gerekçesinde 2821 ve 2822 sayılı yasalara yönelttiği haklı eleştiriler, kendisi için de geçerlidir
6356 sayılı yasa anayasa sendikal hakların bölünmezliği örgütlenme özgürlüğü/özgürsüzlüğü yağışmalı/kümülatif özgürsüzlük ulusalüstü sözleşmeler
Act No. 6356 on Trade Unions and Collective Labour Agreements that does not abolish the continuous tradition, did not touch the standards of limiting the basis of the freedom of association. It continues the approach of cumulative non-freedom of association, composed of “metastasis” of all trade union rights: Industrial trade unionism is imposed by the law. Only the union that realizes at the same time the numerical criterion at the branch of activity and workplace levels is competent to sign a collective agreement. The right to strike could only be used “legally” during collective bargaining process. No legal basis is guaranteed for the interdictions about some strike and collective actions that were abolished from 2010 Constitution revisions. Therefore, nothing new on the frontline of “non-freedom of association”, the field has been restricted though. At this rate, nothing will ever be either Because Justice and Development Party that continues its hard-line neo-liberal politics, the capital and employers’ organizations and the established order trade unions do demand this Act No. 6356 contains the contrary provisions not only to the supra national conventions on human rights that could not be evaluated in this article, but also contrary to the Constitution. The principal of the trade union pluralism is allowed for the right to establish only industrial trade unions and confederations. However, the plurality of the industrial trade unions and confederations is not the union pluralism. The collective agreements system with double-barrage is not compatible with the Constitution. On the other hand, although Act No. 6356 has the Constitutional basis for its rule on restricting the right to strike for the conflicts of interest emerging during the collective bargaining process, it is contrary to the Constitution’s general reasons of restrictions. This Act has accepted the principle of non-divisibility of the trade union rights and freedom as a “non-freedom”, not “freedom”. Furthermore, it has transformed this principle into “non-divisibility of non-freedom of association ” All criticisms made by Act No. 6356 to Acts No. 2821 and No. 2822 are as well valid for itself
Act No. 6356 constitution non-divisibility of the trade union rights fredom-non freedom of association cumulative non freedom of association supranational conventions
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 2 Issue: 37 |
muratozverister@gmail.com
dergicalismavetoplum@gmail.com
www.calismatoplum.org