Küreselleşme sonucu, sanayileşmenin getirdiği tehlikeler, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere transfer edilmeye başlamıştır. Gelişmekte olan ülkelerde iş kazası ve meslek hastalıkları sayısı artarken, gelişmiş ülkelerdeki çalışanlar, hizmet sektöründeki olumsuz çalışma koşulları nedeniyle, yeni risklerle karşı karşıya kalmışlardır. Gelişmekte olan ülkelerde kırsal kesimden kente hızlı göç, eğitim seviyesi düşük işçilerin, işlere uyarlanamaması, uluslararası firmaların ağ işletmelerinde olumsuz koşullarda çalışma, yaygın enformel sektör ve yetersiz iş denetimi, iş kazaları ve meslek hastalıkları sayının artmasına neden olmaktadır. İş kazası ve meslek hastalığı ile ilgili sosyal koruma iki aşamada sağlanmaktadır. Bunlardan birincisi risk meydana gelmeden riskin önlenmesini içeren iş sağlığı ve güvenliği sisteminin kurulması ve uygulanmasıdır. İkincisi ise risk meydana geldikten sonra iş kazası ve meslek hastalığı sonucu çalışanın ve bağımlılarının gelir azalışı ve gider artışını tazmin eden sosyal güvenlik programlarıdır. Gelişmekte olan ülkelerde ise hem kaza veya hastalık öncesi hem de sonrasında sosyal koruma yetersizliği gelişmiş ülkelere göre yüksektir. Türkiye’de ise mevcut iş sağlığı ve güvenliği düzenlemeleri ile iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası çalışanların önemli bir kısmını dışlamaktadır. Yeni iş sağlığı ve güvenliği yasası iş sağlığı ve güvenliği koruma ağını genişletmektedir. Ancak işçi çalıştırmaksızın kendi adına çalışanlar ve ev hizmetlerinde çalışanlar yasanın kapsamı dışında bırakılmıştır. İş kazası ve meslek hastalıkları sigortasının ise, düşük gelirli esnaf ve sanatkarı, çiftçiler ve tarımda yevmiyeli çalışanları dışlaması; bağımsız çalışanların ise, sosyal sigorta edimlerinden yararlanabilmek için prim borcunun bulunmaması şartı, sosyal koruma yetersizliğini arttırmaktadır. Türkiye’de iş denetiminde niceliksel yetersizlik, kayıt dışı istihdam ve iş kazaları ve meslek hastalıkları ile ilgili istatistiklerde eksiklik sosyal koruma yetersizliğinin tahmin edilenden daha yüksek olduğunu düşündürmektedir.
The danger industrialization brings has begun to be transferred from developed counties to developing countries as a result of globalization. While industrial accidents and occupational diseases have been increasing in developing countries, the employees in developed countries have come face to face with new risks because of negative working conditions in the service industry. The rapid emigration from rural areas to urban areas in developing countries, that uneducated workers cannot be adapted to businesses, working with negative conditions in network businesses of international firms, expansive informal sector and deficient job control in developing countries have caused the increase in the number of industrial accidents and occupational diseases. Social protection has been provided along two lines regarding industrial accidents and occupational diseases. The first one includes the foundation and the application of the occupational safety and health system aiming to prevent the risks before they occur. The second one includes the social security programs which compensate the income decrease and expense increase of employees and dependents because of an industrial accident and occupational disease after the risk has occurred. The deficiency of social protection before and after the accident or disease in developing countries is much higher than it is in the developed countries. However, the current regulations of occupational safety and health and the insurance of industrial accidents and occupational diseases exclude many of the employees. The new law of occupational safety and health enlarges the protection scope of the occupational safety and health. On the other hand, the self employed without having an employee and the ones working for the house services are excluded from the scope. Moreover, the fact that the insurance of industrial accidents and occupational disease excludes workers having daily fees, farmers, craftsman and artisans with low income, and the requirement stipulating self employed should not have any premium debts so that they can benefit from social security acts increase the deficiency of social protection. The numerical deficiency in labour inspection, unregistered employment and the deficiency of statistics regarding industrial accidents and occupational diseases give an impression that the deficiency of social protection is much higher than it is presumed in Turkey
Occupational health and safety occupational accidents İş kazaları ve meslek hastalıkları çalışma hayatının en önemli sorun occupational diseases social protection labour inspection
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2012 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 3 Issue: 34 |
muratozverister@gmail.com
dergicalismavetoplum@gmail.com
www.calismatoplum.org