In the essay, some of the destructive consequences of the union competition in Turkey and particularly in the Textile sector will be illustrated. The names of unions and individuals are not included in the essay. As it is known, there are 16 trade unions organized in the textile sector in Turkey. Only three of them can negotiate and conclude CBAs as authorized trade unions. The facts in this study do not have a historical sequence. The aim of the study is to create a basis for a discussion on the damage caused by the phenomenon of competition among trade unions and the concrete consequences of the decline in the trust in trade unions. In this context, the study is based on interviews with trade union members and non-members, as well as questions asked to trade union experts and union presidents. The aim of this study is not only to analyze the competition between trade unions and its consequences, but also to try to interpret and evaluate the relations between trade unions and their supplier employers and the global brands that place orders with them. In the textile sector, which is one of Turkey's largest export items, only a very small part of labour relations is covered by trade unions. This constraint also exposes labour relations to the impact of destructive of the union rivalry. The aim of this preliminary study is to point out the destructive competition between unions on the one hand, and on the other hand, it should be considered as an effort to emphasize union unions, solidarity and, if possible, union unity instead of competition. As the poet put it, "even the dream of it is worth a world". While capital tends to monopolize, the battle between organizations fighting for the rights and interests of labour is one of the major handicaps of the class.
Bu çalışmada Türkiye’de ve özel olarak tekstil işkolunda oluşan sendikal rekabetin kimi yıkıcı sonuçları aktarılmaya çalışılacaktır. Çalışmada sendika adlarına ve kişi isimlerine yer verilmemiştir. (Bilindiği gibi Türkiye’de tekstil sektöründe faaliyet yürüten 16 sendika bulunmaktadır. Bunlardan sadece üçü yetkili sendika olarak TİS bağıtlayabilmektedir.) Bu çalışmadaki olguların bir tarihi sıralaması yoktur. Çalışmayla amaçlanan sendikaların kendi aralarındaki mücadele sırasında ortaya çıkan rekabet olgusunun üyeler üzerinde yarattığı tahribat ve sendikalara duyulan güvenin azalmasının somut sonuçları üzerine bir tartışma zemini yaratmaktır. Bu bağlamda çalışma sendika üyesi ve üye olmayanlarla yapılan mülakatlar dışında sendika uzmanı ve sendika başkanlarına sorulan sorulara dayalı bir incelemedir. Bu çalışmanın amacı sadece sendikalar arası bir rekabeti ve sonuçlarını aktarmak değil, aynı zamanda sendikaların tedarikçi işverenlerle ve onlara sipariş veren küresel markalarla da olan ilişkileri yorumlamaya ve değerlendirmeye çalışmaktır. Türkiye’nin en büyük ihracat kalemlerinden biri olan tekstil sektöründe işçi-işveren ilişkilerinin çok küçük bir bölümünün sendika kapsamındadır. Bu sınırlılık çalışma ilişkilerini aynı zamanda yıkıcı rekabetin de etkisine maruz bırakmaktadır. Bu ön çalışma ile hedeflenen bir yandan sendikalar arası yıkıcı rekabete işaret etmek olduğu kadar diğer yandan rekabetin yerine sendikal birleşmeleri, dayanışmayı ve olabilirse sendikal birliği de öne çıkarma çabası olarak değerlendirilmelidir. Şairin söz ettiği gibi “hayali bile cihana değer”. Sermaye tekelleşme eğiliminde iken emeğin hak ve çıkarları için mücadele eden örgütlerin aralarındaki savaş sınıfın büyük handikaplarından biridir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Labor Economics and Industrial Relations |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 22, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 4 Issue: 79 |