Kentleşme ve göç, günümüzde gelişmekte olan ülkeler için temel sosyal meselelerden biridir. Tarih boyunca kentler, toplumsal gelişimin merkezleri olmuş ve sürekli bir göç dalgasına maruz kalmışlardır. Kentler; ekonomik cazibeleri ve insanlara daha iyi yaşam şartları sunma potansiyelleri sebebiyle göç hareketlerinin artmasına ve yoğun göç olaylarının yaşanmasına neden olmuşlardır. Bu kapsamda göç olgusu, başlangıçta ekonomik ve toplumsal kalkınma ihtiyacıyla ortaya çıkmış olsa da günümüzde kökeni ve dinamikleri bakımından farklılık göstererek çeşitlenmiş ve niteliği değişmiştir. Endüstri devrimi sonrası öncelikle ekonomik nedenlere dayalı olan göç hareketleri, günümüzde artık siyasi ve temel insan haklarıyla ilgili sebeplerle de meydana gelmektedir. Bu durum, göçlerin niteliğini değiştirmekte ve göç olgusunu yönetme yaklaşımlarını etkilemektedir. Daha önce iç göçe odaklanan göç politikaları, son zamanlarda uluslararası etkileşimi olan çok taraflı bir göç politikası ve yönetimi gerektirmektedir. Bu süreçte göçler, gerçekleştiği kentsel alanların kullanımını ve kentlerin yeniden şekillenmesini, gelişimini ve dönüşümünü etkileyen bir döngü olarak görülmektedir. Bu bağlamda, kentlerin sağlıklı bir dönüşüm süreci geçirebilmesi için, göçmenlerin kente uyum sağlaması, entegrasyonu ve kentle bütünleşmeleri hayati önem taşımaktadır. Bu çalışmada, günümüzde sıkça yaşanan göç hareketlerinin kentleşme süreciyle ilişkisi ele alınmakta, göçmenlerin kente entegre olma ve kentle bütünleşme süreçleri incelenmektedir.
Çalışma etik beyan gerektirecek bir araştırma içermemektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kentleşme Politikaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 33 Sayı: 2 |