İslam tarihinde medreselerin ortaya çıkışı ve yayılışına dair farklı düşünceler ileri sürülmüştür. Önceleri Bağdat Nizamiye Medresesi ekseninde gelişen medrese literatürü son yıllarda İslam dünyasının farklı zaman ve coğrafyalarına yönelik çalışmaları bünyesine katmaya başlamıştır. Bununla beraber, medreseler üzerine gerçekleştirilecek çalışmalarda zamansal ve coğrafi farklılaşmaların dikkatle takip edilme- si gerekmektedir. İslam tarihinde medreselerin kuruluş ve yayılışları tek bir sebeple izah edilemeyeceği gibi, medreselerin İslam tarihi boyunca tek bir işleve sahip olduğu da iddia edilemez. Bu makale, modern dönemde medreseye dair mevcut iddiaların XII-XIII./VI-VII. asırlarda İslam dün- yasının en önemli ilim merkezlerinden biri olan Dımaşk için hangi ölçüde geçerli olduğunu sorgulamakta, bu süreçte medreselerin kuruluş ve yayılış sebepleri ile fonksiyonunu ele almaktadır. Medreselerle birlikte ortaya çıkan en önemli yeniliklerden birisi ulema ile siyasi güç sahipleri arasındaki ilişkide yaşanmıştır. Medreselerdeki mansıbların dağıtıcıları olarak siyasi güç sahipleri, dindarlıklarının bir göstergesi olmasının yanında, hayatın her alanında söz sahibi olan ulemanın desteğini alarak sağlıklı bir dinî ve toplumsal hayat temin etmek, iç ve dış siyasi rakipler karşısında toplumun desteğini sağlamak ve kendi meşruiyetlerini garantiye almak gibi hedeflere ulaşmayı hedeflemişlerdir. Ulema açısından ise medreseler öncelikle her anlamda bir imkan genişleme- sini ifade etmekte, kalacak bir yer ve sürekli gelir, talebe kaynağı, maişet kaygısından kurutulmak ve kendini bütünüyle ilmî hayata verebilmek anlamına gelmiştir. Bu nedenle medresede mansıb sahibi olmak, ulema için zamanla daha cazip bir hâl almıştır. Bu makalede, ele alınan dönemde, medreselerin kuruluş ve yayılışının dinî ve ilmî bağlamın- dan çok siyasi bağlamı üzerinde durulmuştur.
In Islamic history, there are different views on the emergence and spread of madrasas. The early literature on madrasas centered on the Baghdad Nizamiyya Madrasa, but in recent years new studies have begun to focus on different regions and periods in the Islamic world. While this move has the potential to shed light on hitherto underappreciated aspects of madrasa development, it also runs the risk of misrepresenting that development if due attention is not paid to the important role played by political context in the way madrasas developed in different times and places. Through a close examination of the madrasas of Damascus in the twelfth and thirteenth centuries, this article calls a number of traditional understandings of madrasas into question. Examining the emergence, spread, and function of madrasas in this period, it argues that one of the most important consequences of the rise of madrasas concerned the relationship between political-power holders and the ulama. The former aimed to design a society based on the ulama’s social and religious power, and to gain public support and strengthen their legitimacy. For the ulama, the madrasa meant the extension of opportunities, a place to stay, and a sustainable livelihood where they could devote themselves to scholarly activities. For this reason, madrasa appointments were highly valued by the ulama. This article therefore sheds light upon the political context rather than the religious and scholarly dimensions of madrasas.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Article |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 21 Issue: 40 |