Anadolu Selçuklu Çağı kentini tüm donatılarıyla tanımlayabileceğimiz bir arkeolojik mirastan söz etmek pek mümkün değildir. Konut, çarşı, alt yapı ve kent meydanı hakkındaki bilgilerimiz henüz oldukça yetersizdir. Kökeni antik Yunan şehirciliğine dayanan merkezi meydan olgusundan farklı olarak İslam kültüründe kendine has bir boyut kazanan meydanın ortaçağ Anadolu Türk kentindeki karşılığı için arkeolojik verilerle birlikte sınırlı da olsa dönemin yazılı kaynaklarından bazı ipuçları elde edilebiliyor. Buna göre Selçuklu kentinde meydan, şehristana dıştan eklemlenen ve herhangi bir fiziki sınırı bulunmayan açık alan düzeninde olup, daha çok işlevsel niteliğiyle kimlik kazanmaktadır. Selçuklu payitahtı Konya'daki Sultan Meydanı da kent suru dışında ve üzerinde Osmanlı çağından kalan bir musallanın/namazgâhın bulunduğu sosyal alandır. Musalla Mezarlığı'nın kuzey ucunda, Sultan Meydanı'na ait olduğunu savladığımız bu kentsel arkeolojik alan, doğu kenarına bitişik Şehitlik ile birlikte bugün tarihi mezarlıkla tamamen bütünleşmiştir. Mevcut namazgahın 1541 yılında Konya Valisi Hüseyin Paşa tarafından “idgâh” yani “bayram yeri” için yaptırıldığını belgeleyen kitabesi ise günümüzde ne yazık ki kaybedilmiştir. Bu çalışmada, Konya Sultan Meydanı'na dair önemli bir kayıt niteliği taşıyan Hüseyin Paşa Namazgâhı'nın kitabesi tahlilî bir yöntemle değerlendirilerek, Ortaçağ Anadolu Türk kentinde “meydan” ve “idgâh” kavramları üzerine bazı çıkarımlar yapılmaktadır.
It is hardly possible to mention about an archaeological heritage through which we can describe the city of Anatolian Seljuk Age with all components. Our information about dwelling, bazaar, infrastructure and the city square is still quite inadequate. Unlike the central square concept the roots of which based on the antique Greek urbanism, some clues can be found from the archaeological traces together with the limited written sources for the case of square in medieval Anatolian Turkish city that gets a unique meaning in Islamic culture. Accordingly, the square in Seljuk city is an open area arrangement that is jointed to the Shahristan from the outer city without any physical boundary and mostly develops identity with its functional purpose. The Sultan Square in the capital city of Seljuks Konya is also a social area outside the city walls with a musalla/namazgah place for open air worship from the Ottoman age located on. This urban archaeological site asserted to be the Sultan Square at the north side of the Musalla Cemetery is today completely integrated to the historical cemetery together with the martyrdom next to its east edge. As for the inscription documenting that this namazgah was built by Konya Governor Huseyin Pasha in the year 1541 as “idgah” i.e. feast place, has been lost unfortunately today. In this study, with a detailed evaluation on the inscription of Huseyin Pasha Namazgah, having an important historical record property about the Konya Sultan Square, some inferences are made on “square” and “idgah” concept in medieval Anatolian Turkish city.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 59 Issue: 1 |
Ankara University Journal of the Faculty of Languages and History-Geography
This journal is licensed under the Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.