Bireylerin insan yaşamının en önemli parçalarından birini oluşturan işyerlerindeki ücret, ödül, ceza ve yönetici davranışları gibi yaşam unsurlarına ilişkin bir karşılaştırma ve yargılama geliştirmeleri beklenebilir bir durumdur. Bu durum onların işyerlerine yönelik bazı düşünce ve davranış kalıpları oluşturmalarına yol açmaktadır. İşte tam bu evrede örgütsel adaletin önemi vurgulanmaktadır. Örgütsel adalet, bir örgüt içindeki prosedür ve sonuçların algılanan adaletini ifade eder. Spor bağlamında bu kavram, rekabetçi spor ortamlarının benzersiz dinamikleri nedeniyle özellikle önem kazanmaktadır. Spor endüstrisindeki sporcular, antrenörler ve diğer paydaşlar çeşitli kurumsal uygulamaların ve kararların adilliğini değerlendirir ve bu adalet algısı onların tutumlarını, davranışlarını ve genel refahını etkileyebilir. Sporda örgütsel adalet alanında yapılan araştırmalar kavramın sporcu motivasyonu, memnuniyeti ve genel takım dinamikleri üzerindeki etkilerini vurgulamıştır. Sporcular örgütsel ortamda yüksek düzeyde adalet algıladıklarında daha motive, kararlı ve katılımlarından memnun olma eğilimindedirler. Aksine, algılanan adaletsizlik çabanın azalması, işten ayrılma niyetinin artması ve ekip uyumunun azalması gibi olumsuz sonuçlara yol açabilmektedir. Bu noktada örgütsel adaletin sağlanmasının ve geliştirilmesinin önemi bir kez daha vurgulanmaktadır: özellikle ekip çalışmalarında astların demokratik ortamları tercih edebildikleri bilinmektedir. Bir başka ifade ile ekip yöneticilerinin her zaman çalışanların sesine kulak vermesi ve süreçte onların aktif ve adaletli rol almalarını sağlamaları önemlidir. Sonuç olarak, sportif organizasyonlar başta olmak üzere sporun tüm paydaşları açısından ortak fikir, bireylerin adalet algılarının yüksek düzeylerde olması ile performanslarında artış olma eğilimleri olasıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Spor Faaliyetleri Yönetimi |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 3 Sayı: 2 |