Altı Ay Bir Güz (1996) can be accepted as one of the works reflecting the characteristic of a postmodern narrative in terms of “time”. The aim of the article is to reach generalizations about this language of the novel. Using the terminology of Gérard Genette (1930-2018), the text was examined according to the "order", "duration" categories and the inductive criticism model. In order to reveal this structure of the narrative, the interaction between story time and narrative time has been taken into account.
Studies on Bilge Karasu (1930-1995) consist mostly of thematic studies such as dream-fiction relationship, his storytelling understanding, and metafictional elements. In addition, Gülşah Şişman examined Karasu’s texts in terms of story-storytelling relationships and dream-memory-dream and event units in his doctoral thesis titled “Bilge Karasu-Human and Work” and in his article titled “Relocation Between Fact and Fiction: Time in the Novels of Bilge Karasu”. This study, on the other hand, aims to reveal a number of fixed relations by considering the story-narration relations of the text. Chronology of the text in the “order” step of the study; In the “time” step, the area covered by the story time at the page level was taken into consideration and its unique qualities were revealed at the time point of the text. Therefore, the narrative was analyzed not by thematic aspects, but by taking into account its unique characteristics. For this, firstly, the total time of the narration or the story time of the signifier was determined, and then, it was examined how this positioned in the narrative time which is accepted as the signified of the text. Thus, inclusive data were obtained in the direction and width of time.
It can be said that the temporal movement of the text causes a confusion due to serial and sudden transitions, domination of the character's memory, imaginative / poetic language, and creates confusion in the reader. Despite this anachronistic and more reversible, intermittent rhetoric, the story time is not completely excluded, the flow continues from where it left off. The story time, which begins on the 13th of July and in the morning, ends in the afternoon of the 13th of August. This time is accompanied by a large number of reversible (analepsis) deviations and the chronology is suspended. Monologue-dialogue superiority stands out in the spread of story time. The protagonist's mind hosts all temporal movements, acting as a background. The mindfulness of the mind, its arbitrariness reveals what is also characteristic in the spread of story time. The abstract, depiction, scene, or monologue is positioned in the text as part of consciousness, but has rendered a fixed / unchangeable functioning, despite this haunting narrative atmosphere.
Altı Ay Bir Güz (1996) “zaman”ı ele alışı bakımından postmodern bir anlatının karakteristiğini yansıtan eserlerden biridir. Makalenin amacı, romanın bu dili hakkında genellemelere ulaşmaktır. Metin, Gérard Genette (1930-2018)’in terminolojisinden yararlanılarak “düzen”, “süre” kategorilerine ve tümevarımsal eleştiri modeline göre incelenmiştir. Anlatının bu yapısını açığa çıkarmak için öykü zamanı ile anlatı/öyküleme zamanı arasındaki etkileşim dikkate alınmıştır.
Bilge Karasu (1930-1995) konulu çalışmalar daha çok rüya-kurmaca ilişkisi, onun öykücülük anlayışı, üstkurmaca unsurlar gibi tematik incelemelerden oluşmaktadır. Bu çalışma ise metnin öykü-öyküleme ilişkilerini de göz önünde bulundurarak birtakım sabit bağıntıları ortaya koymayı hedeflemektedir. Çalışmanın “düzen” basamağında metnin kronolojisi; “süre” basamağında öykü zamanının sayfa düzeyinde kapladığı alan ele alınmış, metnin zaman noktasında kendine özgü nitelikleri açığa çıkarılmıştır. Dolayısıyla anlatı, tematik açıdan değil, kendine özgü nitelikleri dikkate alınarak çözümlenmiştir. Bunun için ilk olarak, anlatının toplam zamanı ya da göstereni kabul edilen öykü zamanı belirlenmiş, ardından bunun metnin gösterileni kabul edilen öyküleme zamanında ne şekilde konumlandığı incelenmiştir. Böylece zamanın yönü ve genişliği noktasında kapsayıcı veriler elde edilmiştir.
Metnin zamansal hareketi; seri ve ani geçişler, karakterin hafızasının tahakkümü, imgesel/şiirsel dil nedeniyle karmaşaya neden olmuş, okurda kafa karışıklığı yaratmıştır. Anakronik ve daha çok geriye dönüşlü, kesik kesik bu söyleme rağmen öykü zamanı bütünüyle dışlanmaz, akış kaldığı yerden devam eder. Temmuz’un 13’ünde ve sabah saatlerinde başlayan öykü zamanı, 13 Ağustos ikindi saatlerinde sona erer. Bu zamana çok sayıda geriye dönüşlü (analepsis) sapma eşlik eder ve kronoloji askıya alınır. Öykü zamanının yayılımında ise monolog-diyalog üstünlüğü göze çarpmaktadır. Kahramanın zihni, arka fon işlevi görerek bütün zamansal hareketlere ev sahipliği yapar. Zihnin savrukluğu, keyfîliği öykü zamanının yayılımında da karakteristik olanı açığa çıkarır. Özet, tasvir, sahne ya da monolog bilincin bir parçası olarak metinde konumlanmış, fakat bu tekinsiz anlatı atmosferine rağmen sabit/değişmez niteliğe sahip işleyişi de görünür kılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Theory |
Journal Section | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Authors | |
Publication Date | October 25, 2020 |
Submission Date | March 28, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |
DERGİPARK bünyesinde faaliyet gösteren Edebî Eleştiri Dergisi (Journal of Literary Criticism) hakemli ve bilimsel bir dergidir. Dergimiz, hem ulusal ölçekli TR DİZİN'de hem de uluslararası ölçekli MLA'da taranmaktadır.