Problem Durumu: Ülkelerin hedeflenen düzeye ulaşması için, müfredatlarda yapılan reformlar ya da öğretmenlere yönelik hizmet içi eğitimler fen eğitiminin kalitesini arttıracak yollardandır. Fen ve teknoloji dersleri müfredat değiştirilerek, öğrencilerin dünya algılarının değişmesi hedeflenmiştir. Fen ve Teknoloji dersi programının temel amacı, öğrenci kişisel farklılıklarına bakılmaksızın bütün öğrencilerin birer fen ve teknoloji okuryazarı olabilmeleridir. Fen ve Teknoloji okuryazarı olmak ise dünyadaki gelişmeleri takip edebilecek kadar bilgi sahibi olmayı, sadece terim bilgilerinin değil, teknoloji ile ilgili olan kavramların da bilinmesini, farklı alanlarda bireyin önüne çıkan yenilikleri kabullenici ve sorgulayıcı olmayı gerektirmektedir. Teknoloji okuryazarlığı ise günlük hayat içerisinde yer alan ve teknoloji ile iç içe olan her insan için ihtiyaçtır. Teknoloji okuryazarlığının kalıcı bir şekilde kazandırılması için bazı hususlara dikkat edilmesi önem arz etmektedir. Teknoloji okuryazarlığının en önemli ve evrensel nitelikte olan boyutu teknolojiye ait anahtar kavramların doğru bilinmesi ve küresel dünyada/teknolojide oluşan ortak dilin netleştirilerek daha anlaşılabilir duruma getirilmesidir. Fen Eğitiminde hedeflenen amaçlara ulaşmada, öğretmenlerin teknolojik okuryazarlığa sahip olması önem arz etmektedir. Çünkü fen; biyoloji, kimya ve fizik bilimlerini kapsarken, teknoloji ise bu bilimlerin çalışmaları sonucunda elde ettikleri ürünleri ortaya koyar. Teknoloji okuryazarı bireyler, teknoloji ile toplum arasındaki ilişkinin anlaşılmasında kendi yerini belirleyerek, gerekli olan entelektüel birikim, özgüven ve disiplin sahibi olabilendir. Fen bilimleri ise bu anlamda öğrencilere bilim ve teknoloji açısından olumlu tutum kazandırmada oldukça etkilidir. Ancak ülkemizde bu alanda yapılan çalışmalar
182 Sendil CAN – Guliz KAYMAKCI / Eurasian Journal of Educational Research 72 (2017) 167-184
incelendiğinde bireylerin teknoloji okuryazarı olma anlamında hedeflenen düzeyde olmadıkları görülmektedir. Bu durumun nedenleri arasında, okullarımızda gerek okul desteğiyle gerekse hükümetler tarafından gerçekleştirilen projelere yardımıyla birçok bilgisayar, teknolojik cihazlar, internet erişimi ve ders yazılım programlarının bulunmasına rağmen, öğrencilere bu araçlar yardımıyla öğretim gerçekleştirebilme ve teknolojik bilgileri yeterli düzeyde aktarabilecek yetişmiş, nitelikli ve bu alanda hakim öğretmen sayısının yetersiz olmasıdır. Dolayısıyla teknoloji-okuryazarı özelliğine sahip olması istenen ve geleceğin öğretmenleri olacak olan öğretmen adaylarının, teknolojik terim farkındalıklarının belirlenmesi bu anlamda önemlidir.
Araştırmanın Amacı: Bu çalışmanın amacı, fen bilgisi öğretmen adaylarının teknolojik terim farkındalık düzeylerini belirleyerek, cinsiyet, sınıf düzeyi ve aile gelir düzeyi değişkenlerinin etkisini araştırmaktır.
Araştırmanın Yöntemi: Tarama modelinde yürütülen bu araştırmanın örneklemini, 2015-2016 Öğretim yılında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi Öğretmenliği programında öğrenim gören seçkisiz olarak örnekleme alınan 56 1. sınıf, 59 2. sınıf, 56 3.sınıf ve 41 4. sınıf olmak üzere toplam 212 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Çalışmada "Teknolojik Terimler Farkındalık ve Bilgi Düzeyi Anketi"nin ikinci bölümü kullanılmıştır. Anketin ikinci bölümü, 85 terimden oluşmakta ve öğretmen adaylarının teknolojik terim farkındalıklarının belirlenmesini amaçlamaktadır. Araştırma verileri üzerinden hesaplanan Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı 0.79 olarak tespit edilmiştir. Nicel olarak toplanan veriler; frekans, yüzde dağılım ve kay- kare testi kullanılarak çözümlenmiştir.
Araştırmanın Bulguları: Bu araştırmada orta düzeyde teknolojik terim farkındalığına sahip öğretmen adaylarının güncel teknolojik terimlere çoğunlukla aşina oldukları ortaya çıkmıştır. Bu durum hem teknolojik araçları hem de kitle iletişim araçlarını kullandıkları ya da sıkça karşılaştıkları şeklinde yorumlanabilir. Cinsiyetin, Fen Bilgisi öğretmen adaylarının teknolojik terim farkındalıklarında etkili bir rol oynadığı belirlenmiştir. Kız öğrencilerin teknolojik terim farkındalıklarının orta düzeyde, erkek öğrencilerin ise yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Bu durum, erkeklerin doğası gereği teknolojik araç ve gereçlere kızlara nazaran daha fazla ilgi duymasına bağlanabilir. Sınıf düzeyi öğretmen adaylarının teknolojik terim farkındalıklarında fark yaratmış olup, 1. ve 3. sınıf öğrencilerinde yüksek, 2. ve 4. sınıf öğrencilerinde ise çoğunlukla orta düzeyde teknolojik terim farkındalığına sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca 1. sınıfların teknolojik terim farkındalıklarının 3. sınıflara göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Lisans öğrenimlerinin sonlarına doğru gerek derslerin yoğunlaşması gerekse KPSS’ye yönelik hazırlanma süreci bu tür teknolojik kavramlara uzak kalmalarına neden olabilir. Bunun yanında öğretmen adaylarının aile gelir düzeyi, teknolojik terim farkındalıklarını etkilememiştir. Bunun sebebi gelir düzeyi düşük olan ailede yetişen öğretmen adaylarının teknolojik imkânlara karşı meraklı ve araştırmacı olması gösterilebilir.
Sendil CAN – Guliz KAYMAKCI / Eurasian Journal of Educational Research 72 (2017) 167-184 183
Tartışma ve Sonuç: Öğretmen adaylarının günümüz teknolojisine ayak uydurabilmesi, hem çevresindeki teknolojik olayları anlamlandırabilmesine hem de teknolojinin eğitime entegrasyonunu algılayabilmesine katkı sağlayacaktır. Bu bağlamda araştırmada fen bilgisi öğretmen adaylarının teknolojik terim farkındalıklarının orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Teknolojik terim farkındalığı ile cinsiyet ve sınıf düzeyi arasında anlamlı bir ilişki olduğu ancak aile gelir düzeyinin anlamlı bir farklılık yaratmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonuçlar doğrultusunda Eğitim fakültelerinin Fen Bilgisi Öğretmenliği öğretim programlarında bulunan derslerde teknoloji ile ilgili kavramlara, uygulamalara ve terim bilgilerine daha fazla yer verilebilir. Ankette yer alan terimler zaman içerisinde güncellenerek farklı öğretim kademelerinde yer alan öğrencilere uygulanarak daha kapsamlı ve karşılaştırmalı bir çalışma yapılabilir. Gelişmiş ülkeler, eğitim programlarını oluştururken teknolojiye hızlı adapte olabilen, teknolojiyi verimli kullanabilen ve en önemlisi de teknolojiyi üretebilen bireyler yetiştirmeyi hedef almaktadırlar. Bu bağlamda üniversite düzeyinde teknoloji eğitimi, ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden yapılandırılarak öğretim programlarında daha fazla yer verilmesi, teknoloji okuryazarı öğretmen adayı sayısının artmasına yardımcı olabilir.
Purpose: To accomplish the goals of science education, it is essential that science teachers have technological literacy. Thus, we need to determine the awareness of pre-service science teachers expected to possess a basic working knowledge of technological terms. The aim of this study was to examine the candidates’ awareness level of technological terms and to examine the effect of gender, grade level and family income on this awareness. Research Methods: The sample of the current study comprises 212 students. The collected quantitative data were analyzed by using frequencies, percentages and Chi-square test. In the study, the second part of the Questionnaire of Technological Terms Awareness and Knowledge Level was used to collect data. Findings:Results of the study revealed that pre-service science teachers having a medium level awareness of technological terms are generally familiar with popular technological terms. Both gender and grade level were found to have a significant influence on the students’ technological terms awareness. On the other hand, the family income level was found to have no significant effect on the students’ awareness levels of technological terms. Implications for Research and Practice: It was found in this study that the pre-service science teachers’ technological terms awareness level is medium. It can be suggested that more space should be allocated for technology-related concepts, applications and terms in the curriculums of science teacher training programs.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 20, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 17 Issue: 72 |