Emperyalist devletler, öteden beri Türklerin yaşadığı toprakları kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istemişlerdir. Bundan dolayı hemen her dönemde çeşitli bahanelerle Türk vatanına müdahalelerde bulunmuşlardır. Anadolu topraklarını, mevcut duruma göre, çıkarları doğrultusunda değerlendirerek, durumdan kendilerine vazife çıkarmışlardır. “Levant” ve “Kilikya” kelimeleri bu bağlamda değerlendirilmiş ve Fransa bunu adeta bir tutku haline getirerek, göz diktiği topraklarda yaşayan milletleri bölmek için ırk, mezhep ve siyasi bakımından analizlere tabi tutarak kendi hesabına birtakım sonuçlara varmak için çaba sarf etmiştir. Bu tutku, Birinci Dünya Savaşından sonra siyaset masalarında değerlendirilerek 1918-1921 tarihleri arasında namluların ucundan mermi olarak fışkırmaya başlamıştır.
Bu bağlamda, başta İngilizler olmak üzere, hemen akabinde Fransızlar tarafından Ayntâb, Maraş ve Urfa işgal edilerek halkın hayat hakkı gasp edilmiş ve adı geçen kentlerin insanları eşitli zulüm ve işkencelere tabi tutulmuşlardır. Ne yazık ki, İstanbul Hükümeti iktidarda kalmak uğruna bu işgallere karşı gelmemiştir. Fakat bir Osmanlı subayı olan Mustafa Kemal, buna tahammül edememiş ve silahla müdahale edeceğini işgalcilere ve İstanbul Hükümetine bildirmiştir. Mustafa Kemal’in projelerini idam etmek ve Türk halkını esir etmek isteyen Fransız-Ermeni işgal kuvvetleri, Mustafa Kemal’in ve “Kemalist” olarak adlandırdıkları Maraş halkının karşısında başarılı olamamışlar ve Maraş’tan çekilmek zorunda kalmışlardır. Ancak bu konuda yapılan yurt içinde yapılan bilimsel araştırmalarda, işgalci Fransız askerî kuvvetlerinin, işgal öncesinde, işgal sırasında ve işgalden sonraki askerî faaliyetleri, Fransız askerî arşiv kaynaklarına göre değerlendirilmemiştir. Bu konuda yurt dışında yapılan bilimsel araştırmalarda ise, konuya daha genel veya tamamen taraflı yaklaşılmış, Türk askerî kaynakları yeterince değerlendirilmemiştir. O nedenle savaşın taraflarının, özellikle askerî arşiv kaynakları, analitik olarak ele alınıp değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 69 |