Among the love masnavis written in Turkish literature, Layla and Majnun masnavis have a very important place. The first masnavi telling the story of Layla and Majnun in the Anatolian field was written by Edirneli Sahidi in the 15th century under the detached title Gülsen-i Ussak. In the same century, another Layla and Majnun masnavi was written by Ali Sir Nevayi in the Chagatai field. In Azerbaijan, in the 16th century, Fuzuli created the most famous Layla and Majnun masnavi of Turkish literature.
In recent years, thanks to the opportunities provided by interdisciplinary research, it is known that studies in the field of Turkish literature have diversified and literary texts have been examined and analysed from new perspectives. The data revealed as a result of research in the field of psychology undoubtedly opens the door to original studies in the field of Turkish literature. Because the basic and common element of psychology and literature is the human being. Masnavis, on the other hand, are literary texts that meet the story needs of their period, and human is an indispensable element for the realisation of the story in the plot of masnavis.
It is known that parental attitudes shape the personality of the individual from infancy. Qays, the protagonist of Layla and Majnun masnavi, doesn’t remain under this name until the end of the works. After falling in love with a girl named Layla, Qays gradually transforms into a new identity and takes the name Majnun. In this article, the effect of parental attitudes on the transformation of Qays into Majnun is investigated. Thus, the role of Layla as well as parental attitudes in the transformation of Qays, the protagonist of the masnavis analysed, into Majnun and in the fact that Qays is referred to as a lover and mad type in the researches has been revealed.
Edirneli Sahidi Ali Sir Nevayi Fuzuli Masnavi Parental Attitudes Qays Majnun
Türk edebiyatında kaleme alınan aşk mesnevileri arasında Leylâ vü Mecnûn mesnevilerinin yeri oldukça önemlidir. Anadolu sahasında Leylâ ile Mecnûn’un hikâyesinin anlatıldığı ilk mesnevi Gülşen-i Uşşâk müstakil adıyla Edirneli Şâhidî tarafından XV. asırda te’lîf edilmiştir. Yine aynı asırda bir Leylâ vü Mecnûn mesnevisi de Çağatay sahasında Ali Şîr Nevâyî tarafından kaleme alınmıştır. Azerbaycan sahasında ise Fuzûlî XVI. yüzyılda Türk edebiyatının en meşhur Leylâ vü Mecnûn mesnevisini ortaya koymuştur.
Son yıllarda disiplinler arası araştırmaların sağladığı imkânlar sayesinde Türk edebiyatı alanında yapılan çalışmaların çeşitlendiği ve edebi metinlerin yeni bakış açılarıyla da ele alınıp incelendiği görülmektedir. Psikoloji sahasında yapılan araştırmalar neticesinde ortaya konan veriler şüphesiz Türk edebiyatı alanında özgün çalışmalara kapı aralamaktadır. Çünkü psikoloji ile edebiyatın temel ve müşterek unsuru insandır. Mesneviler ise dönemlerinin tahkiye ihtiyacını karşılayan edebi metinlerdir ve insan da mesnevilerin olay örgüsü içerisinde tahkiyenin gerçekleşmesi için vazgeçilmez bir unsurdur.
Ebeveyn tutumlarının bebeklikten itibaren bireyin kişiliğini şekillendirdiği bilinmektedir. Leylâ vü Mecnûn mesnevilerinin merkezî kişisi olan Kays, eserlerin sonuna değin bu ismiyle kalmamış Leylâ adlı bir kıza âşık olduktan sonra tedricen yeni bir kimliğe dönüşüp Mecnûn adını almıştır. Bu makalede ebeveyn tutumlarının Kays’ın Mecnûn’a dönüşümü üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Böylece Edirneli Şâhidî, Ali Şîr Nevâyî ve Fuzûlî’nin mesnevilerinin merkezi kişisi olan Kays’ın Mecnûn’a dönüşüp âşık ve deli tipi olarak konumlandırılmasında Leylâ’nın yanı sıra ebeveyn tutumlarının da onun kişiliğine tesir eden rolü ortaya konmuştur.
Edirneli Şâhidî Ali Şîr Nevâyî Fuzûlî Mesnevi Ebeveyn Tutumları Kays Mecnûn
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Dışındaki Klasik Türk Edebiyatı, Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 19 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 22 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 7 Sayı: 1 |