Rusya’nın sömürge düzeninin, diğer sömürgeci devletlere göre farklı olduğu bilinen bir gerçektir. Hâkimiyetindeki insanlar, diktatörün emriyle hareket edecek, onun istediği dil ile konuşacak ve onun istediği gibi yazacak. “Bolşeviklik”, birey özgürlüğü ve millî bağımsızlıkla bağdaşmayan bir sistemdi ve Batılı sömürgeci devletler gibi sadece güç kullanarak ve hükmederek ayakta durabilirdi. Bunun yanında gerek Çarlık Rusyası, gerek Bolşevizm ve Stalin dönemindeki siyasî ve sosyal dalgalanmalar; geleceğe yönelik kaygıları, umutları ve heyecanları da beraberinde getiriyordu. Türkistan aydınlarının 1905’ten itibaren Türkistan’da özellikle büyük siyaset adamı Alihan Bökeyhan önderliğinde Alaş adıyla başlattıkları bağımsızlık hareketi ve verdikleri mücadele, 1926 Bakû Türkoloji Kurultayı ve Kurultay’da alınan kararlar, Ceditçilik hareketinin bir devamıydı. Dış dünyaya da kapalı olan bu atmosferde bir yandan halkın kültür seviyesini yükseltmek ve millȋ istiklâle kavuşmak için mücadele eden büyük liderler yetişti, bir yandan da bunu dramatik, sembolik ve lirik üslûpla edebiyata ve şiire yansıtanlar oldu. Türkistan aydınlarının bu süreçte yazdığı şiirler; ortak ideallerin, ortak kaygının ve ortak ruhun mısralara yansımasıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 23 |
Açık Erişim Politikası