The South Sudan conflict flared up in 2013 hardly two years after successful secession from Sudan. This autonomy was achieved after more than two decades of intense fighting between the tribes from the north and south regions of Sudan. However, the path to creating a new united and modern state has been challenging for South Sudan. This article explores post-conflict reconstruction for Africa’s newest state through an in-depth analysis of the conflict narratives, peace processes, humanitarian crisis and the challenges of state-building for South Sudan. The article argues that the challenge to the establishment of a strong and stable South Sudanese state is because of the fragile social, political and economic status that the country inherited at independence. This article also identifies that ethnicity has been exploited by the different political actors in the conflict to achieve personal and group interests leading to outbreak of one of the most intense conflicts not only within Africa, but also globally.
Güney Sudan çatışması, 2013 yılından itibaren, bölgenin Sudan’dan başarılı bir şekilde ayrılmasından yaklaşık iki yıl sonra, yükselişe geçmiştir. Güney Sudan’ın bu özerkliği, Sudan’ın güney ve kuzey bölgelerinde yer alan yerel grupların yirmi yılı aşkın bir süredir devam eden yoğun çatışmaları sonrası sağlanmıştır. Ancak, Güney Sudan için yeni, birleşik ve modern bir devlet inşası halen önemli sorunları bünyesinde taşımaktadır. Bu makalede, Afrika’nın en yeni devletinin çatışma sonrası yeniden inşa süreci; insani krizler, barış süreçleri ve Güney Sudan’ın devlet inşası sürecinde karşılaştığı temel problemler ekseninde, derinlemesine analiz edilmektedir. Makalede, güçlü ve istikrarlı bir Güney Sudan’ın kurulmasının önündeki en önemli engeller olarak bağımsızlık sürecinden miras kalan kırılgan toplum yapısı, istikrarsız ekonomik ve siyasi yapı ifade edilmektedir. Makalede etnisite kavramı, sadece Afrika’da değil küresel eksende de en yoğun çatışmalardan biri olan Güney Sudan’da, farklı siyasal grupların bireysel ve kolektif çıkarların gerçekleştirilmesi amacıyla istismar edilmiş bir araç olarak tanımlanmaktadır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | International Relations |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 12, 2020 |
Submission Date | October 15, 2019 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 9 Issue: 1 |
This journal is licensed under the Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.