Kalkınma kavramı önceleri sadece ekonomik büyüme, sanayileşme ve kentleşme kavramlarına karşılık gelirken daha sonraları ise ekonomik büyümenin yanısıra, sosyal adalet ve dengeli kalkınma, son olarak da sürdürülebilir kalkınma ve yerel ekonomik kalkınma gibi kavramlarla birlikte anılmaktadır. Tüm dünyada yerel ekonomik kalkınma; yereldeki kaynakları yerinde işlemeyi ve yereldeki halkın refahı için değerlendirmeyi öngörmektedir. Bu alanlarda geleneksel ürünlerin, gıdaların üretilmesi, işlenmesi, pazarlanması, yerel kalkınma için önemli bir ekonomik girdi sağlamaktadır. Geleneksel ürünlerin, gıdaların giderek daha fazla önem kazandığı bu yaklaşımda; yerelde istihdam alanları yaratmak, geliri yükseltmek, insanları bulunduğu yerde mutlu kılmak ana ilkelerdendir. Bu bağlamda geleneksel ürünler; küreselleşen dünyamızda yerelin yerinde kalkınması amacıyla günden güne önemi artan bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu literatür çalışmasının amacı, yerel kalkınmada yaygınlaşan bir araç olarak kullanılan geleneksel gıdalarla ilgili mevcut mevzuat hakkında bilgi verildikten sonra geleneksel gıda mevzuatının yeterliliği ve yaygınlaştırılabilirliğinin tartışılmasıdır. Sonuç olarak; geleneksel ürünlerin yerel kalkınmadaki öneminin günden güne arttığı ülkemizde, geleneksel ürünlerin korunması ve yerel kalkınmada etkili bir şekilde kullanılabilmesi için anahtar olabilecek coğrafi işaretlerden yeterince faydalanılmadığı, geleneksel ürün mevzuatımızın oluşturulmasında konuyla ilgili yeterli saha çalışmalarının olmaması ve ağırlıklı olarak AB mevzuatının baz alınması sonucu ülkemize özgü gıdalarımızla ilgili hükümlerin yetersiz kaldığı tespit edilmiştir. Kalkınmanın ekonomik boyutu başta olmak üzere, sosyal, kültürel, her türlü boyutunda, bu tip gıdalardan daha fazla fayda sağlamanın ilk şartı, tüm ürünleri kapsayan, geniş çaplı bir mevzuat oluşturulması, bunun yanısıra bu tip ürünlerin tescil prosedürlerinin kolaylaştırılması, tescil sonrası denetimlerinin ise etkin ve etkili bir şekilde yapılması, bunun içinde konu ile ilgili paydaşların koordineli ve organize bir şekilde çalışması gerektiği önerilmiştir.
Development concept was previously corresponding only economic growth, industrialization and urbanization, later, besides to economic growth correspond to social justice and balanced development, finally mentioned together the concepts such as sustainable development and local economic development. All over the world local economic development; forsees to site-processing the resourses and evaluation for the prosperity of the people in the local. In these areas, production, processing, marketing of traditional products, foods provides an economic input to local development. In this approach, in which traditional products, foods gain increasingly importance, creating employment opportunities locally, raising incomes, making people happy at the location are the main principles. In this respect, traditional products, emerges as a tool which gains importance day by day for the aim of the site of local development in our globalized world. The aim of this literature study is to discuss qualification and dissemination of traditional food legislation after informing on existing legislation about traditional foods which are used as a widespread tool in local development. As a conclusion; it is detected that provisions on our country-spesific foods are inadequate in our country in which the importance of traditional products is increasing daily on local development, geographical indicators are not sufficiently used which could be a key on protecting traditional foods and provides efficient usage in local development, result of not having adequate field work on creating traditional product legislation and taking base of the european union legislation predominantly. Especially in the economic dimension of development, in social, cultural and all aspects, the first requirement of providing more benefits from this type foods is to constitute a broad legislation covering all products, besides this, simplify registration procedures of these foods, carrying out the post-registration controls active and effective is offered for this aim steakholders involved should work in coordination and organized way.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 8, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 31 Issue: 3 |