Su kaynaklarının planlanması ve yönetilmesini etkileyen en önemli parametrelerden birisi olan kuraklık afetinin olumsuz etkilerinin azaltılması konusu günümüzde oldukça önemli hale gelmiştir. Yağışların ortalamadan önemli miktarda daha az düştüğü dönemleri ifade etmekte kullanılan kuraklığın hesabı için literatürde pek çok yöntem teklif edilmiş ve bu yöntemlerden ikisi “Standartlaştırılmış Yağış İndeksi (SPI)” ve “Keşif Kuraklık İndeksi (RDI)” bu çalışmada Yeşilırmak havzasına uygulanmıştır. Yeşilırmak Havzası’nda bulunan 8 adet istasyonun 1991-2020 dönemine ait aylık toplam yağış ve evopotranspirasyon kullanılarak 12 aylık SPI ve RDI analizleri yapılıp karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar, SPI ve RDI yöntemlerinin ıslak dönemler için genellikle benzer sinyalleri verdiğini ancak aşırı kurak dönemlerde RDI yönteminin SPI yöntemine göre daha çok aşırı kurak dönem tanımladığını göstermiştir. RDI yönteminin SPI yöntemine göre daha fazla aşırı kurak dönemler tanımlarken; SPI yöntemi ise RDI yöntemine göre daha fazla aşırı ıslak dönem tanımladığı gözlenmiştir. Kuraklık analizinde tek parametreye bağlı bir indeks (örneğin SPI) kullanmak yerine birden fazla meteorolojik parametreye dayalı indeks (RDI gibi) kullanmak daha güvenilir sonuçlar verebileceği düşünülmektedir. Bu çalışma ile evopotranspirasyon parametresinin kuraklık analizindeki önemi RDI ile SPI indekslerinin karşılaştırılması ile gösterilmiştir.
Reducing the negative effects of drought disaster, which is one of the most important parameters affecting the planning and management of water resources, has become very important today. Many methods have been proposed in the literature for the calculation of drought, which is used to express the periods when precipitation is significantly less than the average, and two of these methods, "Standardized Precipitation Index (SPI)" and "Reconnaissance Drought Index (RDI)" were applied to the Yeşilırmak basin in this study.12-month SPI and RDI analyzes were made and compared by using the monthly precipitation and evapotranspiration totals of 8 stations in the Yeşilırmak Basin for the period 1991-2020. The results show us that the SPI and RDI methods generally give similar signals for wet periods, but the RDI method defines more extreme dry periods than the SPI method in extreme dry periods. While the RDI method defines more extreme dry periods than the SPI method; It was observed that the SPI method defined more extreme wet periods than the RDI method. In drought analysis, using an index based on more than one meteorological parameter (such as the RDI) will give more reliable results instead of using an index based on a single parameter (i.e, SPI). It has shown in this study that the effect of evapotranspiration values in drought calculation is very important by comparing it with RDI analysis and SPI analysis.
Standardized Precipitation Index Reconnaissance Drought Index Precipitation Yesilırmak Basin
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 39 Issue: 3 |