Azerbaycan’ın 44 gün devam eden “Demir Yumruk” operasyonu ile Ermenistan’ın mağlup olduğu İkinci Karabağ Savaşı sadece iki ülke arasında yaşanan bir savaş değil, Güney Kafkasya’nın yeni jeopolitik durumunun da belirleyici bir faktörü oldu. Her ne kadar bölgede yeni jeopolitik realiteler oluşsa da, durumu kabellenmek istemeyen ve istikrarı bozmaya çalışan devletlerin olduğu da yadsınamaz bir gerçektir ve bu devletlerden biri de İran’dır. İslam medeniyetinin taşıyıcılarından biri olan Azerbaycan halkının da müslüman, onunla tarihi ve medeni bağları olmasına rağmen regionda ciddi nüfuz kazanma ve kendine stratejik müttefik arayışı içerisinde Ermenistan’a büyük üstünlük vermiş, bu devletin Azerbaycan’a yönelik askeri tecavüzünü bazen kapalı, bazen de açık şekilde desteklemiştir. Azerbaycan İran’a yönelik radikal tutum sergilememiş, mevcut jeopolitik durumu değerlendirerek komşuluk politikası yürütse de, aynı zamanda karşılıklı ekonomik-politik, kültürel ilişkiler kursa da, İran “Azerbaycan Cumhuriyeti ile İran’ın kuzeyindeki türklerin yoğun yaşadığı topraların birleşmesi” düşüncesini her zaman gözönünde bulundurarak Ermenistan’la ilişkilerini pekiştirmiştir. İran tarafından değerlendirildiği zaman Ermenistan Batı ve Kuzey İran’ı Türklerin etkisinden koruyan bir mihver görevini taşımaktdır. Diğer taraftan, ABD ve Avrupa’daki Ermeni lobisinin siyasi alandaki nüfuzundan yararlanmak da İranın çıkarlarıyla örtüşmektedir. Ermenistan ise İran’la ilişkileri açısından onu Ermenistana ekonomik olarak nefes verdirecek bir devlet olarak görmekte ve bu yaklaşım günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. İranla Ermenistan arasındaki ilişkileri güçlendiren diğer faktörler ise jeopolitik açıdan bölgede Tükiye’nin artan etkisi ve Azerbaycan’ın Türkiye ile yakın ilişkileridir. 44 günlük savaş döneminde ve sonrasında Güney Kafkasya’da yeni jeopolitik realiteler oluşsa da, gerçekleri kabullenmek istemeyen İran istikrarı bozmaya çalışmaktadır. Nitekim, İran’ın 30 senelik işga süresinde hem Ermenistan’la, hem de ayrılıkçı güçlerle işbirliği içerisinde olmasına, işgal altındaki Azerbaycan topraklarında yasal olmayan faaliyetlerle uğraşmasına ilişkin çok sayıda deliller vardır. 44 günlük Vatan Savaşı sonucu Azerbaycan kendi topraklarını işgalden kurtararak Güney Kafkasya’da yeni jeopolitik realiteler oluşturdu. Görünen o ki, bu realiteler İran’ı ciddi şekilde rahatsız etmektedir. Çünkü yeni jeopolitik gerçekler Azerbaycan’la Türkiye’nin işbirliği platformları çeçevesinde Güney Kafkasya’daki rolünü daha da etkili kılmaktadır. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki stratejik müttefiklik düzeyinde ilişkilerin pekiştirilmesi, genel olarak Türk Dünyası arasında işbirliği ve entegrasyonun kurulması, dolayısı ile Türk Birliği faktörü İranın bölgede jeopolitik realitelerle uzlaşamamasının önümli unsurlarındandır. Türk Birliği faktörü İran açısından tehdit olarak algılanmaktadır. Bu sebepten İran her zaman Azerbaycan karşısında Ermenistan’ı desteklemiş, bu gün de desteklemektedir. İran’ın Ermenistan’la ilgili yürüttüğ politika ve samimi ilişkiler kurması, hiç kuşkusuz onun yasal hukukudur, fakat taraf tutarak Ermenistan’ı desteklemesi ve provokatif yöntemlere yönelerek Azerbaycan’ı suçlaması İran’ın samimi komşuluk tutumunu soru işareti altında bırakmaktadır.
hayır
hayır
çok teşekkür ederim
ABSTRACT
The Second Karabakh War that led to Armenia’s defeat as a result of Azerbaijan’s victorious counter-offensive dubbed as “Iron Fist” was not just a war fought between the two countries, but also a deciding factor of the new geo-political situation in the South Caucasus region. It is beyond a doubt that there are countries reluctant to accept these new geo-political realities that are trying to destabilize the situation and Iran is one of these states. Despite the Azer¬baijani people’s being part of the Islamic civilization and the country’s historical and cultural proximity to Iran, the Iranian state has placed an emphasis on gaining significant leverage of influence in the region, prioritizing Armenia in its quest for a strategic ally. Moreover, on many occasions, Iran has backed Armenian military aggression against Azerbaijan either openly or covertly. Azerbaijan has sought to comply with the principles of good neighborliness, considering the current geo-political situation, instead of taking a tough stance against Iran. At the same time, Azerbaijan has established bilateral political, economic and cultural ties with Iran. Nevertheless, Iran moved to expand its relations with Armenia, keeping in mind its concerns over “the Azerbaijan Republic’s unification with the territories in northern Iran densely populated by Turkish”. From Iran’s viewpoint, Armenia fulfills the emerging task of protecting western and northern Iran from the influence of the Turks. On the other hand, capitalizing on the Armenian community’s political clout in the United States and Europe meets Iran’s interests. As for Armenia’s reasoning, it considers Iran as a country capable of revitalizing its economy and its approach to bilateral relations remains unchanged. Other factors contributing to the strengthened Iranian-Armenian relations included Turkey’s growing geopolitical influence in the region, and Azerbaijan’s close relations with Turkey. Although new geo-political realities emerged in the South Caucasus region during and after the 44-day war, Iran has been attempting to destabilize the situation ever since due to its reluctance to accept the facts. Unsurprisingly, ample evidence is available concerning Iran's cooperation with both Armenia and the separatist entity, as well as its involvement in joint illegal activities in the Azerbaijani territories that were under Armenian occupation for nearly 30 years. Azerbaijan liberated its territory from the Armenian occupation as a result of the 44-day Patriotic War, which led to the emergence of new geo-political realities in the South Caucasus. Evidently, Iran is utterly perturbed over this situation, given that the new geo-political environment inceases the influence of Azerbaijan and Turkey in the region as part of their cooperation. Furthermore, the strengthening of a strategic alliance between Turkey and Azerbaijan and the expanding cooperation and integration in the Turkic world in general come into play. Overall, Turkic unity is an underlying cause of Iran's inability to grasp the current geo-political realities in the region. Iran definitely perceives Turkic unity as a threat. Therefore, it has consistently backed Armenia instead of supporting Azerbaijan, and this is currently the case as well. Although Iran certainly reserves a sovereign right to pursue its own policy and establish close ties with Armenia, taking sides, supporting this country and making defiant accusations significantly questions Iran’s attitude of good neighborliness toward Azerbaijan.
hayır
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Project Number | hayır |
Publication Date | October 20, 2023 |
Submission Date | March 14, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN 100. YILI ÖZEL SAYISI |