With the emergence of the Soviet Union, the Turkestan region entered a Western-style modernization course. The (accelerated pace of) industrialization process implemented by the Bolsheviks destroyed the traditional lifestyle that had existed in the region for centuries and shook the foundation of the religious-cultural practices of the locals. Among these, women’s rights, or simply the place of women in society, is undoubtedly one of the most important reforms. This study examines how Turkestan women’s history was covered by Soviet historiography during the Soviet period. The aim of the study is to determine the general framework of the history of Turkestani women, and the templates and techniques used in Soviet historiography. As a result of the research, (a) Marxist dogmatism, (b) radical progressivism and (c) statistical narrative structure were revealed as the defining features of Soviet historiography on the Turkestani woman, and each of these features was discussed in detail in the article. In addition, it has been determined that historical works can be divided into three periods from the 1920s to the 1980s. The paper reveals their differences from each other.
Sovyetler Birliği’nin sahneye çıkmasıyla birlikte Türkistan bölgesi Batı tarzı modernleşme seyrine girmiştir. Bolşeviklerin eliyle hayata geçirilen (hızlandırılmış tempoda) sanayileşme süreci, uzun yıllar boyunca bölgede varlığını koruyan geleneksel yaşam tarzını yerle bir etmiş ve yerlilerin dini-kültürel pratiklerinin temelini sarsmıştır. Bunlar arasında kadın hakları ya da basit bir deyişle kadınların toplum içindeki yeri kuşkusuz en önemli reformlardan birini oluşturmaktadır. Bu çalışmada, Sovyet döneminde Türkistan kadın tarihinin Sovyet tarihyazıcılığı tarafından nasıl yansıtıldığı incelemeye tabi tutulmuştur. Araştırmanın sonucunda, Türkistan kadınını konu alan Sovyet tarihyazıcılığının belirleyici özellikleri olarak (a) Marksist dogmatizm, (b) radikal ilerlemecilik ve (c) istatistiksel anlatı yapısı ortaya çıkarılmış ve makalede bu özelliklerin her birine detaylıca durulmuştur. Bunun dışında 1920’lerden 1980’lere uzanan süre içerisinde tarihi eserlerin üç döneme ayrılabileceği ve onların birbirinden farkları tespit edilmiştir.
Sovyetler Birliği’nde “kadın meselesinin çözülüşü” geniş çaplı bilimsel araştırma literatürü yaratmış, geniş çapta bilimsel kitap ve makaleler yayınlanmıştır. Sovyet yazarlar kadın meselesi üzerine 1920’lerden beri yazmışlardır. 1975 yılında yayımlanan “Ekim Devrimi ve Özbekistan’da Kadın Sorununun Çözülüşü” adlı kapsamlı ve detaylı kitabında R. H. Aminova, Sovyetler Birliği’ndeki kadın tarihinin gelişimini üç genel döneme ayırır. 1920-1930’lara denk gelen ilk döneme ait yazarların literatüre katkısı, SSCB’nin erken yıllarındaki zorlu dönemlerde, Komünist Parti ve Sovyet Hükümeti’nin Turkistan kadınları arasında hayat geçirdiği politikaları yanında yerel kadınların karşılaştığı problemleri ilk gözden görmüş olmalarıyla çok önemli birincil kaynak oluştururlar. Bu yazarların çoğu profesyonel tarihçi olmasa da, alana katkısı bakımından paha biçilemez niteliktedir. Bu döneme ait eserler, 20. yüzyılın başlarında Turkistan’daki kadınların karşılaştığı yenilkleri birinci elden anlatır ve cinsiyet politikalarının uygulanmasında ortaya çıkan karmaşıklıkları ve zorluklara ışık tutarlar.
1940-1950’leri kapsayan ikinci döneme gelindiğinde, Sovyetlerin kadın sorununu çözmedeki “başarıları” gündeme gelir ve sıkça Batılı kapitalist ülkelerle karşılaştırmalara yer verilir. 1950’lerden 1970’lere uzanan uzun süreyi oluşturan üçüncü dönem eserleri genellikle profesyonel tarihçi, etnograf, sosyolog ve filozofları içermektedir. Bu dönemde kadın tarihine odaklanan akademik literatür daha profesyonel nitelikte ortaya çıkmaya başlar. Ayrıca, diğer disiplinlerde de olduğu gibi, güçlü bir Marksist kuramsal temele dayandırıldığı görülebilir.
Sovyet tarih kitaplarında Bolşevikler, Turkestan kadınlarını nesiller boyu köleleştiren feodal ve kabile yapısını ortadan kaldıran ve tüm işçileri ve köylüleri sosyal ve ulusal sömürüden kurtaran reformistler olarak tasvir edilmektedir. Kadın tarihini konu alan geniş Sovyet literatüründe eserlerin içeriği neyle doldurulsa doldurulsun, bu genel bilgi yapısını veya hipotezi yansıtmaktan başka bir şey yapmaz. Sovyet yazarların gözünde Sovyet kadınları dünyanın en mutlu kadınlarıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | History of Central Asia |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | January 20, 2024 |
Submission Date | September 7, 2023 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 6 Issue: 11 |