Kentler yalnızca fiziksel mekânlar olmayıp, tarihsel sürekliliğin ve toplumsal etkileşimin sürdüğü dinamik çevrelerdir. Bir kentin sürdürülebilirliği, yapılı çevrenin tarihsel birikim, kültürel değerler ve toplumsal dinamiklerle bütünleşik bir ilişki içinde şekillenerek dönüşmesine bağlıdır. Bu bağlamda, kentsel kimliğin korunması ve aidiyet duygusunun güçlendirilmesi amacıyla, kentsel dokuda kullanılmayan mekânların yeniden toplumsal yaşama kazandırılması önem taşımaktadır. Mekân ile tarihsel ve sosyal bağlam arasındaki ilişkinin korunmasının önemine vurgu yapan bu yaklaşım, kentsel aidiyetin farklı katmanlarını açığa çıkarmaktadır. Çalışmanın amacı, müzecilikte çağdaş yaklaşımlar bağlamında müze mekânlarının söylem alanlarına dönüşme potansiyelini incelemek ve bu süreçte mekânsal kararların bilgi ve anlam üretimi üzerindeki etkisini araştırmaktır. Bu çalışmada uyarlamalı yeniden kullanım ve çağdaş müzecilik kavramlarının birlikte ele alınmasının temel amacı, tarihî yapıların özgün kimliklerini bağlamsal bütünlük içinde yeniden ortaya koyabilecek tasarım ve yapım stratejilerini tartışmaktır. Analiz, kültürel değeri olan ve kullanılmayan yapıların sergi mekânlarına dönüştürülmesini incelemektedir. Bu çerçevede, Erimtan Arkeoloji Müzesi ile CerModern örnek olay olarak ele alınmıştır. Bu iki örnek, bağlamsal bağlantı, kültürel duyarlılık, mekânsal olanakların seçimi ve toplumsal katılım açısından analiz edilmiştir. Çalışma, tarihî mekânların çağdaş müzecilik yaklaşımlarıyla sergi alanlarına dönüştürülmesinin, bağlamsal ve tarihsel katmanları aracılığıyla mekânsal aidiyeti artırdığını ve kentsel belleği güçlendirerek sürdürülebilir dönüşümü desteklediğini ortaya koymaktadır.
Çağdaş Müzecilik Tarihi Yapıların Yeniden İşlevlendirilmesi Toplumsal Katılım CerModern Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi
Cities are not merely physical spaces but dynamic environments where historical continuity and social interaction persist. The sustainability of a city depends on the transformation of the built environment being shaped through an integrated relationship with historical accumulation, cultural values, and social dynamics. In this regard, it is important to reintegrate spaces remain unused within the urban fabric back into social life, in order to preserve urban identity and strengthen the sense of belonging. Emphasizing the importance of maintaining the connection between the space and its historical and social context, this approach reveals diverse layers of urban belonging. The aim of the study is to examine the potential of museum spaces to transform into discourse fields within the context of contemporary museology and to investigate the impact of spatial decisions on knowledge and meaning production throughout this process. The aim of addressing adaptive reuse and contemporary museology together in this study is to discuss design and construction strategies that can restore the original identities of historic buildings within a contextual integrity. The analysis examines the conversion of unused culturally valuable buildings into exhibition spaces. This framework investigated the Erimtan Archaeology Museum and CerModern as case studies. These two cases were analyzed in terms of contextual connection, cultural sensitivity, selection of spatial opportunities, and social participation. The study demonstrates that transforming historic spaces into exhibition areas within contemporary museology enhances spatial belonging and strengthens urban memory through their contextual and historical layers, thereby supporting sustainable transformation.
Contemporary Museology Adaptive Reuse of Historical Building Public Engagement CerModern Erimtan Museum of Archaeology and Art
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Architectural History, Theory and Criticism |
Journal Section | Architecture |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2025 |
Submission Date | June 16, 2025 |
Acceptance Date | August 5, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 13 Issue: 3 |