16. Yüzyılın ilk çeyreğinde Osmanlı Devleti sınırlarına dâhil edilen ve Osmanlı belgelerinde Ayıntâb olarak anılan şehir, tarih boyunca zengin bir kültürel yapıya sahip olmuş, Türk-İslâm mimarisinin önemli örneklerinden birini oluşturmuştur. Ayıntâb, farklı devirlerde savaşlar, göçler, salgın hastalıklar gibi halkı önemli derecede etkileyecek problemler yaşamışsa da bölgenin önemli bir yerleşim merkezi olarak varlığını sürdürmüştür. Tarihi süreç içerisinde Ayıntâb’ı ziyaret eden birçok seyyah, gezgin, devlet adamı gibi kişiler şehir hakkında sahip olduğu mimarisi, üretim zenginliği, bereketli toprağı gibi özelliklerinden bahsederken; bir kısmı da şehrin genel yapısı, mevcut idari-askeri-sosyal durumu, şehrin problemleri gibi konulara değinmiştir.
Bu hususta 20. Yüzyıl başlarında Ayıntâb’ın genel yapısı ve nüfusunu açıklamak amacıyla bu çalışma hazırlanmıştır. Osmanlı Devleti’nin son döneminde Ayıntâb ve yakın çevresi hakkında bilgiler veren ve Halep’in ilmi anlamda önemli bir değeri olarak kabul edilen Kâmil bin Hüseyin bin Muhammed bin Mustafa el-Pâli el-Halebî el-Gazzî tarafından kaleme alınmış olan Nehru’z-zeheb fî târîhi Haleb isimli eserde “Ayıntâb” bölümü incelenmiştir. Yazar eserinde Ayıntâb hakkında kısa bilgiler vermiştir. Ayıntâb ilçe ve köyleri nüfusları ile aktarılmış; ayrıca Ayıntâb’ın merkezi, ünlü aileleri ve bazı kazalar hakkında da açıklamalara yer verilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tarih |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 26 Aralık 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 31 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 5 Sayı: 2 |