Bireysel
iş sözleşmelerine uygulanacak hukukun tespiti, zayıf tarafın korunması amacı
başta olmak üzere kendine özgü bazı özellikleri nedeniyle, kanunlar ihtilafı
adaletinin sağlanması bakımından, genel olarak sözleşmelere uygulanacak hukukun
tespitinde önem arz eden noktalardan ayrılan bazı kavram ve sorunları
barındırmaktadır. Bu kavramların başında “mutad işyeri” kavramı gelmekte; mutad
işyerinin belirlenememesi halinde ise hangi hukukun uygulanması gerektiği ciddi
bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk
ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (MÖHUK) bireysel iş sözleşmelerine uygulanacak
hukuku belirleyen 27. maddesinde öngörülen kanunlar ihtilafı sistemi, mutad
işyerinin belirlenmesi üzerine kurulmuştur. MÖHUK m. 27/f. 3 uyarınca, “İşçinin
işini mutad olarak belirli bir ülkede değil, birden fazla ülkede ifa etmesi” halinde
ise, işverenin esas işyeri hukukunun uygulanması öngörülmüştür. Bu kapsamda,
hükmün uygulama alanını oluşturan iş ilişkilerinin doğru belirlenmesi hayati
önemi haizdir; işverenin esas işyeri hukukunun uygulanmasına ancak son çare
olarak başvurulabilecektir. Bu çalışma, mutad işyeri kavramının açıklanması ve
mümkün olduğu kadar geniş yorumlanması esasından hareketle, uygulanacak hukukun
hangi esaslar çerçevesinde belirlenmesi gerektiğine ilişkin bazı tespitleri
içermekte ve bir takım çözüm önerileri sunmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Peer-Reviewed Articles |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2019 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 8 Issue: 2 |