OBJECTIVE: The aim of this study is to determine experiences and attitudes the healthcare workers towards domestic violence. RESEARCH TYPE: Descriptive study METHODS: In this research, 400 healthcare workers in three different types of hospital one public, one private and one special branch in Istanbul have been contacted. Participation rate is 44.0%. Data has been collected with “Participant Information Form” and “Attitude Towards Domestic Violence Questionnaire” in between 1st and 30th December 2007. RESULTS: Even 95.8% of the participants has indicated that the violence against women is not acceptable, it is determined that 28.8% of them faced violence and 73% of them did against violence. It is determined that 39.5% of the healthcare worker agree with the view that “what creates violence is provocative words or behaviors” and 28.3% agree with the view “it is not appropriate interfere to domestic violence”. When evaluated from the domestic violence history agreement rate with the declarations like “if you apologize after violence anything will be forgotten”, “men are violent by nature”, “at home or at school violence could be used to provide discipline” are significantly found higher in people with domestic violence history. CONCLUSION: It is determined that in male dominant societies healthcare workers are familiar with this point of view which legitimates the violence against women. It can be said that the approach of the healthcare worker is similar with the view and attitude related to women’s sexual role expectancy which is internalized by traditional cultures of Turkish
Domestic violence violence against women attitude of healthcare worker
AMAÇ: Bu araştırmada sağlık çalışanlarının aile içi şiddet yaşama durumları ve bu konudaki yaklaşımlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. ARAŞTIRMANIN TÜRÜ: Tanımlayıcı . GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmanın evreni İstanbul’daki devlet, özel ve özel dal olmak üzere toplam üç hastanede çalışan tüm ebe, hemşire ve sağlık memurları N=910 , örneklemi ise amaçlı örnekleme yöntemiyle çalışmaya katılmaya kabul eden 400 sağlık personeli oluşturmuştur. Çalışma için seçilen kurumlar İstanbul il sınırları içinde bulunması ve dalında ilin en büyük hastaneleri arasında olması nedeniyle tercih edilmiştir. Katılım oranı %44.0’dır. Verilerin toplanmasında; araştırmacılar tarafından geliştirilen aile içi şiddete yönelik yaygın yaklaşımları içeren 20 ifadeden oluşan beşli Likert tipi “Aile içi Şiddete Yaklaşım Formu” ve katılımcıların sosyo-demografik özelliklerine ilişkin 21 sorulu “Tanıtıcı Bilgi Formu” kullanılmıştır. BULGULAR: Çalışmaya katılanların %77’sini hemşire, %14.8’ini sağlık memuru, %8.3’ünü ebeler oluşturmuştur. Katılımcıların %95.8’inin kadına karşı şiddetin asla kabul edilemez olduğunu bildirmesine karşın % 28.8’inin şiddet gördüğü ve %73’ünün şiddet karşısında hiç bir şey yapmadığı belirlenmiştir. Sağlık çalışanlarının %39.5’inin “Şiddeti ortaya çıkaran tahrik edici sözler veya davranışlardır” ve %28.3’ünün “Aile içi şiddete dışarıdan müdahil olmak uygun değildir” görüşlerine katıldıkları saptanmıştır. cinsiyetçi rol beklentilerine ilişkin geleneksel görüş ve tutumlarla benzeştiği söylenebilir. Oysa aile içi şiddet olgularının tanımlanmasında, tedavi, destek ve rehabilitasyonunda sağlık çalışanlarına önemli görevler düşmektedir
Aile içi şiddet kadına yönelik şiddet sağlık personelinin tutumu
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 10 Sayı: 2 |