Objective:
This study aimed to determine the use of herbal products for nausea and vomiting during the first trimester of pregnancy and to identify the associated factors influencing their use.
Material-Method:
This cross-sectional study was conducted between 01/09/2024 and 30/09/2024 at the Obstetrics and Gynecology outpatient clinic of Düzce University Medical Faculty. A structured questionnaire was applied to 244 pregnant women who volunteered to participate. Data on sociodemographic characteristics, pregnancy-related conditions, and herbal product use were collected. Statistical analyses were performed using SPSS 23, with significance set at p<0.05.
Results:
Among participants, 75% experienced nausea and vomiting in the first trimester. While 36.48% used prescription antiemetics, only 7% reported using herbal products. Herbal remedies were mostly consumed as tea (64.7%), with mint being the most commonly used herb. Products were primarily obtained from markets, and nearly half of the users sourced their information from the internet. Most users did not consult healthcare professionals, largely due to underestimating potential risks. No significant association was found between education level and herbal product use, although higher education correlated with more regular prenatal follow-ups. Increased nausea severity led to significantly higher prescription medication use but did not affect herbal product use.
Conclusion:
Although the use of herbal products during pregnancy remains low, those who use them often do so without medical consultation, raising safety concerns. Awareness and education about herbal product risks should be improved, and healthcare professionals should take a proactive role in guiding pregnant women, particularly in early gestation.
Pregnancy nausea and vomiting herbal medicine first trimester complementary therapy maternal health behavior
Amaç:
Bu çalışma, gebeliğin ilk üç ayında mide bulantısı ve kusma için bitkisel ürünlerin kullanımını belirlemek ve bunların kullanımını etkileyen ilgili faktörleri tanımlamak amacıyla yapılmıştır.
Gereç ve Yöntem:
Bu kesitsel çalışma, 01/09/2024 ile 30/09/2024 tarihleri arasında Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Polikliniği'nde gerçekleştirilmiştir. Gönüllü olarak katılan 244 hamile kadına yapılandırılmış bir anket uygulanmıştır. Sosyodemografik özellikler, gebelikle ilgili durumlar ve bitkisel ürün kullanımı ile ilgili veriler toplanmıştır. İstatistiksel analizler SPSS 23 kullanılarak yapılmış ve anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak belirlenmiştir.
Sonuçlar:
Katılımcıların %75'i ilk trimesterde mide bulantısı ve kusma yaşadı. %36,48'i reçeteli antiemetikler kullanırken, sadece %7'si bitkisel ürünler kullandığını bildirdi. Bitkisel ilaçlar çoğunlukla çay olarak tüketildi (%64,7) ve en sık kullanılan bitki nane idi. Ürünler çoğunlukla marketlerden temin edildi ve kullanıcıların neredeyse yarısı bilgilerini internetten edindi. Çoğu kullanıcı, büyük ölçüde potansiyel riskleri hafife aldıkları için sağlık uzmanlarına danışmamıştır. Eğitim düzeyi ile bitkisel ürün kullanımı arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır, ancak yüksek eğitim düzeyi daha düzenli doğum öncesi takip ile ilişkiliydi. Mide bulantısının şiddeti arttıkça reçeteli ilaç kullanımı önemli ölçüde artmış, ancak bitkisel ürün kullanımı etkilenmemiştir.
Sonuç:
Hamilelik sırasında bitkisel ürünlerin kullanımı düşük seviyede kalmakla birlikte, bunları kullananlar genellikle tıbbi danışma almadan kullanmaktadır ve bu da güvenlik endişelerini artırmaktadır. Bitkisel ürünlerin riskleri konusunda farkındalık ve eğitim artırılmalı ve sağlık profesyonelleri, özellikle hamileliğin erken dönemlerinde hamile kadınlara rehberlik etmek için aktif bir rol üstlenmelidir.
Hamilelik mide bulantısı ve kusma bitkisel ilaçlar ilk trimester tamamlayıcı tedavi anne sağlığı davranışı
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | Phytotherapy |
| Journal Section | Research Articles |
| Authors | |
| Publication Date | August 27, 2025 |
| Submission Date | May 29, 2025 |
| Acceptance Date | July 23, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 6 Issue: 2 |
