In 740 AD, the Byzantine army faced Al Battal and enveloping his army of Battal Ghazi, kil-led some 14.000 Muslim soldiers alongside many of its commanders. Realizing that the odds are against his army, Battal Ghazi had given an order of general retreat towards the bastion of Mahmutkale, aiming to escape annihilation by taking refuge in it. Malek b. Shabeeb had fallen during that wide flanked retreat. Should the battle had taken place somewhere between Af-yonkarahisar and Şuhut, his grave should have been on that direction line. But it is not there. On the other hand, Al Harawi, during his voyage from Eskişehir to Amuriyyah, observed “There is a grave of Al Battal on the top of a mount right on the frontier of the country”.
M. 740 yılında, Bizans ordusu, Battal Gâzî’nin 20.000 kişilik ordusunu kuşatarak bü-yük bir kısmını yok etmiştir. Gidişin kötü olduğunu kavrayan Battal Gâzî, ordusuna yarma harekâtı ile Mahmutköy kalesine sığınma emrini vermiştir. Ancak geniş bir alanda cereyan et-miş olan bu yarma harekâtı sırasında kendisi savaş alanında, Malik b. Şebib de çekilme esna-sında, yolda şehit düşmüşlerdir. Savaş, Afyonkarahisar ile Şuhut arasında olmuş olsaydı, Ma-lik b. Şebib’in türbesinin, Afyonkarahisar-Mahmutköy arasındaki bir yerde olması gerekirdi. Hâlbuki bu mezar o bölgede bulunmamaktadır. Öte yandan, biliyoruz ki, M. 1173 yılında Es-kişehir’den Ammûriye’ye seyahat eden El-Herevî, “ülkenin hududunda, bir tepenin üzerinde El- Battâl’ın mezarı var” rivayetinde bulunmuştur. O hâlde, Battâl Gâzî’nin türbesi, Eskişehir-Uluborlu arasında bulunan Türbe Dağı çevresinde olmalıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religion, Society and Culture Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2014 |
Submission Date | June 14, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Issue: 1 |