Zeydî kaynaklarda Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin, genel olarak, babaları Hz. Ali’den sonra imam oluşları bağlamında ele alınır. Bu hususa ilişkin Kur’an, Hadis, icmadan kendi anlayışlarını destekleyecek şekilde yorumladıkları deliller getirirler. İmamiyye Şiası’nda olduğu gibi Hz. Hüseyin’e Hz. Hasan’dan farklı, çok özel bir konum biçilmez. Yani Zeydîlere göre Hz. Hüseyin’den sonra imâmet, sadece onun soyunda, ismi belirli dokuz şahısla sınırlı tutulmamış olup, Hz. Hasan ve Hüseyin’in her ikisinin soylarında kıyamet kopana kadar devam edecektir. Ayrıca Zeydîlerin Kerbelâ hadisesi ve Hz. Hüseyin’in şehit edilişini yorumlayışları da İmamiyye Şiası’ndan farklıdır. İmâmiyye Şiîleri arasında ‘seçilmiş’ ve ‘transfer edilmiş bir travma’ olan Kerbela hadisesi, insanlık tarihinin şahit olduğu en acı olaylardan birisidir. Bu acı hadisenin, her yıl dönümünde, özellikle başta İran olmak üzere İmâmiyye Şiası mensuplarının yoğun olduğu yerlerde büyük tören ve gösterilerle anılması, İmâmiyye Şiası’nın bir kimlik inşası ve inşa edilen bu kimliğin sürekli canlı tutulma çabası olarak değerlendirilebilir. Ancak gerek Zeydîlerin anma törenlerinde gerekse Zeydiyye mezhebine mensup yazarların metinlerinde Kerbelâ’da Hz. Hüseyin’in şehit edilmesine, bir kimlik inşası ve inşa edilen bu kimliğin sürekli canlı tutulması şeklinde özel bir vurgu pek gözükmemektedir. Onların Hz. Hüseyin’e ilişkin anlatımları, genellikle onun imâmeti çerçevesinde ve bunu ispata yöneliktir.
يُذكَر الإمامان الحسن والحسين في الكتب الزيدية باعتبارهما إمامين بعد أبيهما الإمام علي رضي الله عنهم جميعا. وتذكر المصادر الزيدية كالإمامية ما يؤيّد إمامة السِّبطين من آيات أو أحاديث أو إجماع مع التأويل اللازم، وهم يسوّون بين الحسن والحسين ولا يفرقون بينهما، بمعنى أنّ الإمامة عند الزيدية لا تقتصر على الأشخاص التسعة المعروفين من ذريّة الإمام الحسين، بل هي تستمر في ذريّة الحسن والحسين إلى يوم القيامة. إنّ نظرة الزيدية إلى واقعة كربلاء واستشهاد الحسين رضي الله عنه مختلفةٌ عن نظرة الشيعة الإمامية الاثناعشرية؛ إنّ هذه الواقعة المختارة والمنقولة إلينا لمَن أشدِّ المآسي في تاريخ البشرية. والاحتفالات في سبيل التذكير بها في إيران وفي المناطق الشيعية الإمامية، إنّما هي لأجل تكوين الشخصية الشيعية وتقويتها في نفوس الأتباع، وفي المقابل نرى الزيديّة لا تقصد به إحياء الشعور الشيعي في النفوس، بل هم يركِّزون على إثبات إمامة الحسين رضي الله عنه
In Zaydi sources, Hasan and Hussein are handled in the context of their imamat after their father Ali. On this matter they bring evidences from the Quran and Hadith in a way that they will support their own understanding of imamat. They do not make any special references to Hussein than Hasan as in the Imamiyya Shia. In other words, according to the Zaydites, the imam, after Hussein, was not limited to only nine people, In other words imamat will continue from the progeny of Hasan and Hussein until the day of Judgement. In addition, the Zaydites' interpretation of Hussein's martyrdom and Karbala event is also different from that of Imamiyya Shi'ah. Among the Imamiya Shiites, Karbala event, which is a 'selected' and 'transferred trauma', is one of the most painful events that human history has witnessed. The anniversary of this painful event with great ceremonies and demonstrations every year on the occasions where members of the Imamiyya Shiites dominant, especially in Iran, can be regarded as an identity construction of the Imamiyya Shia and an effort to keep this identity constantly alive. However, in the memorial ceremonies of the Zaydites and in the texts of authors belonging to the Zeydiyya denomination, there is no particular emphasis on Hussein's martyrdom for the construction of an identity and keeping of this constructed identity alive. Their narrations of Hussein usually revolve around the support of his imamate.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER |
Authors | |
Publication Date | July 15, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Issue: 5 |
Journal of Theology Academy is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).