Technological developments have changed and transformed many things as well as technology. These developments, which include speed and innovation, have changed the habits, professions, lifestyles, and many other elements of life out of context and placed them in a new context. Especially the mobilization of the internet has brought almost all needs and habits (entertainment, business, health, education, etc.) to online platforms. Similarly, sports have been adapted to the internet environment and become independent by separating "time and space" with the name "e-sports". The unity inherent in sports has taken a different form with the digitalization of sports, and the simulation strengthened by digital media has become effective in sports environments. At the same time, the unity between sport and body has become ineffective. While it is possible for individuals who are not healthy enough to do sports to become athletes with e-sports, the relationship between sports and power has left its place to mind. The national unity and solidarity instilled by the sport, which consists of the strong contrast of competition and unity, continued in "e-sports" as well. Because e-sports teams, like football and volleyball teams, have come to the point of representing their countries by wearing the national jersey. In this study, it is aimed to analyze the current structure of the e-sports sector by conducting in-depth interviews with the players who are professionally involved in e-sports teams. The participants, who were interviewed with the in-depth interview technique, stated that e-sports had a positive effect on them and defined sociability in a different way from the generally accepted sociability. In addition, it is among the findings that the families of all the interviewed participants supported them at the end of the study. Thus, the result is that, in addition to e-sportsmen, families with children of Generation Y and Z see e-sports as a career opportunity.
Teknolojik gelişmeler, teknolojinin yanı sıra çoğu şeyi beraberinde değiştirip, dönüştürmüştür. Hız ve yeniliği içinde barındıran bu gelişmeler yüzyıllardır hüküm süren alışkanlıkları, meslekleri, yaşam tarzlarını, vb. yani hayata dair pek çok unsuru bağlamından kopararak yeni bir bağlama yerleştirmiştir. Özellikle internetin mobilize olması neredeyse tüm ihtiyaç ve alışkanlıkları (eğlence, iş, sağlık, eğitim, vb.) çevrimiçi platformlara taşımıştır. Bu süreçte yeni meslek grupları ortaya çıkarken mevcut meslekler de internet ortamına uyarlanmaya başlamıştır. Spor da benzer şekilde internet ortamına uyarlanarak “e-spor” ismiyle “zaman ve mekânın” birbirinden ayrılmasıyla bağımsızlaştırılmıştır. Sporun doğasında olan birliktelik sporun dijitalleşmesiyle farklı bir forma bürünmüş, dijital medyanın güçlendirdiği simülasyon, spor ortamlarında etkili hale gelmiştir. Aynı zamanda spor ve beden arasındaki bütünlük de etkisiz hale gelmiştir. Spor yapmak için yeterli ölçüde sağlıklı olmayan bireylerin e-spor ile sporcu olabilmesi mümkün olurken sporla güç arasındaki ilişki yerini akla bırakmıştır. Rekabet ve birlikteliğin güçlü zıtlığından oluşan sporun aşıladığı milli birlik ve beraberlik “e-spor”da da devam etmiştir. Zira e-spor takımları da futbol, voleybol takımları gibi milli forma giyerek ülkelerini temsil etme noktasına gelmiştir. Bu çalışmada profesyonel olarak e-spor takımlarında yer alan oyuncularla derinlemesine görüşmeler yapılarak e-spor sektörünün mevcut yapısının çözümlenmesi amaçlanmıştır. Derinlemesine mülakat tekniği ile görüşülen katılımcılar e-sporun kendilerini olumlu etkilediğini belirterek genel kabul gören sosyallikten farklı bir şekilde sosyallik tanımı yapmışlardır. Ayrıca çalışmanın sonucunda görüşülen katılımcıların hepsinin ailelerinin kendilerini destekledikleri elde edilen bulgular arasındadır. Böylelikle e-sporcuların yanı sıra Y ve Z kuşağı çocuk sahibi ailelerin de e-sporu kariyer fırsatı olarak gördükleri sonucu ortaya çıkmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 30, 2021 |
Submission Date | June 10, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 1 Issue: 2 |