The aim of this study is to analyze The Position of Wisdom in the Face of Industrial Civilization from the perspective of G. Marcel. There is a fundamental problem facing human beings in the modern world. The rapid advancement of technology leads to industrialization, and industrialization affects the ontological and moral structure of human beings in different ways. As a social being, man tries to keep up with the rapid rise of science and technology, and is valued as long as he is successful in the subjects he is interested in. While modern man tries to meet the high expectations of the society he lives in, he largely moves away from developing his own self and spirituality. People who are in competition with each other enter into an inner search with the feeling of worthlessness created by the effort to have more. In the tradition of Western philosophy, especially the "impersonal approach" to the problem of "being human" has led to the prominence of the approach of objectifying human beings in parallel with the conditions of the time. This situation means progress towards an instrumentalist culture and obliges the personal subject to live only by reducing it to its functions. Therefore, in modern society, any individual who cannot be useful and fulfill his or her functions properly becomes an "object" that is easy to dispose of. Under the influence of the rapid rise of science and technology and propaganda techniques, human beings are becoming a product of human waste through "reduction techniques" day by day. In short, in the modern world, human beings are rapidly moving away from the purpose of their existence. At this point, the solution is an understanding of wisdom. According to Marcel, who thinks that the human desire for 'ontological completion' can be resolved by adhering to moral and ontological/metaphysical values, wisdom is a long, difficult, yet blissful path. The person who walks on the path of wisdom, without rejecting technology but without being insensitive to social and moral problems, can continue his life in physical and spiritual integrity by adopting the principle of helping humanity as a principle.
Bu çalışmanın amacı “Endüstriyel Uygarlık Karşısında Bilgeliğin Konumu”nu G. Marcel bakış açısıyla analiz etmektir. Modern dünyada insanın karşılaştığı temel bir problem söz konusudur. Teknolojinin hızlı ilerleyişi, endüstrileşmeye neden olmaktadır, endüstrileşme ise insanın ontolojik ve ahlaki yapısını farklı açılardan etkilemektedir. Toplumsal bir varlık olarak insan, bilim ve teknolojinin hızlı yükselişine ayak uydurabilmeye çalışmakta, ilgilendiği konularda başarılı olduğu sürece değer görmektedir. Modern insan yaşadığı toplumun üst beklentilerini karşılamaya çalışırken büyük ölçüde kendi benliğini geliştirmekten ve tinselliğinden uzaklaşmaktadır. Birbiriyle yarış halinde olan insanlar daha fazlasına sahip olma çabasının yarattığı değersizlik hissi ile içsel bir arayış içine girmektedir. Batı felsefesi geleneğinde, özellikle “insan olma” sorununa “kişisellikten uzak yaklaşılması”, zamanın koşullarına paralel olarak insanı nesneleştirme yaklaşımının ön plana çıkmasına neden olmuştur. Bu durum, araçsalcı bir kültüre doğru ilerleme anlamına gelmekte ve kişisel özneyi sadece işlevlerine indirgeyerek yaşamaya zorunlu kılmaktadır. Dolayısıyla modern toplumda faydalı olamayan, işlevlerini gereği gibi yerine getiremeyen her birey gözden çıkarılması kolay bir “nesne” haline dönüşmektedir. Bilim ile teknolojinin hızlı yükselişinin ve propaganda tekniklerinin etkisinde kalan insan her geçen gün “indirgeme teknikleri” yoluyla insan atığı bir ürün haline gelmektedir. Kısacası modern dünyada insan varoluş amacından hızla uzaklaşmaktadır. Bu noktada çözüm, bilgelik anlayışıdır. İnsanın ontolojik olarak tamamlanma isteğinin ahlaki ve ontolojik/ metafizik değerlere bağlanarak çözümlenebileceğini düşünen Marcel’e göre bilgelik uzun, zorlu ama bir o kadar da mutluluk veren bir yoldur. Bilgelik yolunda yürüyen kişi, teknolojiyi reddetmeden ancak toplumsal ve ahlaki problemlere de duyarsız kalmadan, insanlığa yardımcı olma amacını ilke edinerek yaşamını fiziksel ve tinsel bütünsellik halinde sürdürebilmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Systematic Philosophy (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 30, 2023 |
Publication Date | December 31, 2023 |
Submission Date | October 21, 2023 |
Acceptance Date | December 24, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |