The Crusades, which lasted for about two centuries, left serious damage in the Islamic world and in the minds of Muslims. Many studies have been carried out on the political, economic and religious reasons of the Crusades, but scholars have been neglected in the struggles of the Muslims. However, at the points where political administrators are insufficient, the public has managed to spread their individual resistance to the general by clustering around the opinion leaders of the period, which felt the pulse of the society and sometimes had more influence than the administrators.
In this study, the struggle of a Muslim Kadı (judge) who has become a first symbol of the Ulema (scholar class) in the resistance against the Crusaders, in the city of Aleppo. Thus, considering the political events, the understanding of jihad of the Kadı, who played an important role in keeping the pulse of the society and establishing justice, was revealed and it was tried to show that they are not desperately waiting characters whose hands are tied. The study was supported with the works of Islamic history as well as Latin chronicles of the period and individual studies written on this subject.
Yaklaşık iki asır süren Haçlı Seferleri İslam dünyasında ve Müslümanların zihinlerinde ağır tahribatlar bırakmıştır. Söz konusu seferlerin siyasi, ekonomik ve dini sebepleri üzerine birçok çalışmalar yapılmış, ancak Müslümanların mücadelelerinde ilim erbabı genelde arka plana atılmıştır. Hâlbuki siyasi idarecilerin yetersiz kaldığı noktalarda halk, toplumun nabzını tutan ve bazen de idarecilerden daha fazla nüfuz sahibi olan dönemin kanaat önderleri etrafında kümelenerek bireysel direnişlerini genele yaymayı başarmışlardır.
Bu çalışmada Haçlılara karşı direnişte ulema sınıfının ilk sembolü haline gelen bir Müslüman Kadı’nın Halep şehrindeki mücadelesine yer verilmiştir. Böylelikle yaşanan siyasi hadiseler göz önüne alınarak toplumun nabzını tutmada ve adaleti tesis etmede önemli rol oynayan kadıların cihad anlayışı ortaya konulmaya ve onların elleri böğründe çaresiz bir şekilde bekleyen karakter olmadıkları ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma İslam tarihi eserlerinin yanı sıra dönemin Latin kronikleri ve bu konuda kaleme alınmış müstakil eserlerle de desteklenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |