İnsan ve doğa arasındaki mücadele, insanoğlunun gücünü keşfettiğinden beri sürekli artarak devam etmiştir. İnsanoğlu akli gücünü keşfinden sonra doğayı tahrip etmiş ve doğanın tüm olanaklarından yararlanmıştır. Kentleşme sonucu insanın doğa ile savaşı da artmıştır. Kendini doğadan bağımsız gören insan, doğayı sömürülecek bir hammadde seviyesine indirgemiştir. İnsan geçmişten bu yana çevresiyle etkileşim halinde olduğundan yaşadığı çevreyi, zamanın gerekçelerine ve imkânlarına uygun şekilde dönüştürür. Ekoeleştirmenler insan tarafından doğanın bilinçsizce ele geçirilmesini ve hammadde kaynağı olarak sömürülmesini eleştirirler. Çevreye verilen zarar insanlığa verilmiş zarar olarak gören yazarlar bu tahribatı eserlerinde eleştirel bir bağlamda yansıtırlar. Ekoeleştiri de bu eserlerdeki mesajları açığa çıkararak çevreci bir bakış ile yorumlar. Eserlerinde doğayı yoğun bir şekilde işleyen Aytmatov, doğal yaşamın katledilmesiyle insan yaşamının da yok olacağının farkındadır. Aytmatov, eserlerinde zamanın şahidi olarak insanlık duraksamalarımıza karşı bir bilinçlilik halinin görüngüsüdür. O, insanları uyaran bir yazar olarak dünya yok olmasın ve insan kendi sonunu hazırlamasın diye eserleri aracılığıyla insanlığa uyarı yapmıştır. Bu uyarıları ortaya çıkarmak için Aytmatov’un eserleri üzerine yakın okumalar yapmak ve bunları tespit etmek gereklidir.
Bizde bu çalışmada, edebiyat ve çevre ilişkisini ortaya çıkaran ekoeleştiri kuramının Cengiz Aytmatov’un Toprak Ana romanında nasıl görüldüğünü irdeleyerek yakın okumalar yaptık. Çalışmada ilk önce ekoeleştirinin ne olduğu, neyin üzerinde durduğu tartışılacaktır. Daha sonra ise romandan hareketle toprak için savaşın insanların hayatlarını nasıl etkilediği ve üzerlerindeki psikolojik etkiye değinilecektir. İnsanların toprak uğruna birbirlerini yok etme pahasına savaşmalarının yanında geride kalan insanlar ise savaşın psikolojik etkisi ile yaşam mücadelesi vermektedirler. Bu yaşam mücadelesi yanında savaşın doğayı nasıl kuraklaştırdığı ve doğayı nasıl yok ettiği üzerinde de durulacaktır.
Teşekkür ederiz
The struggle between man and nature has continued increasingly since the discovery of the power of human beings. After the discovery of his mental power, mankind destroyed nature and took advantage of all the possibilities of nature. As a result of urbanization, the war of man with nature has also increased. Seeing himself independent from nature, man has reduced nature to a raw material level to be exploited. Since human beings have been in interaction with their environment since the past, they transform the environment they live in in accordance with the reasons and possibilities of the time. Eco-critics criticize the unconscious capture and exploitation of nature as a source of raw materials by man. The authors, who regard environmental damage as harm to humanity, reflect this destruction in a critical context in their works. Ecocriticism also reveals the messages in these works and interprets them with an environmentalist perspective. Aitmatov, who intensely deals with nature in his works, is aware that human life will also disappear with the slaughter of natural life. Aytmatov, as the witness of time in his works, is the phenomenon of a state of consciousness against our human pauses. As a writer who warns people, he warned humanity through his works so that the world would not be destroyed and man would not prepare for his own end. In order to reveal these warnings, it is necessary to make close readings on Aitmatov's works and to identify them.
In this study, we made close readings by examining how the theory of eco-criticism, which reveals the relationship between literature and environment, is seen in Cengiz Aytmatov's novel Toprak Ana. In the study, firstly, what eco-criticism is and what it emphasizes will be discussed. Then, starting from the novel, how the war for land affects people's lives and the psychological effect on them will be discussed. Besides people fighting for the sake of the land at the cost of destroying each other, the people who stay behind are struggling for life with the psychological effect of the war. In addition to this struggle for survival, it will be dwelled on how war drought and destroyed nature.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Creative Arts and Writing |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |