In this study, it was aimed to
investigate whether the Syrian refugee women who experienced the biggest
tribulation of war and immigration have been exclused or not from the economic,
social and cultural integration and how they perceived the society's viewpoint
against them after they have come to Turkey. For this, face-to-face interviews
were held with 14 Syrian refugee women living in Konya. According to the findings acquired in the research, together with the
fact that women of Syria are not exposed to an explicit discriminatory,
exclusionist and othering attitude in social assistance dimension of social
exclusion, they are excluded in the sense of social relationships because of
fiction of a negative imagination such as “being second wife, breaking up a
family” by both public opinion and media. It is necessary that particularly
media shall avoid all kinds of negative discourses that may leave impression on
social imagination against Syrian women refugees and socio-economic improvement
of women shall be supported and their social adaptation process must be
facilitated. Additionally, new policies should be developed by evaluating the
problem in terms of “exclusives”.
Bu çalışmada savaş ve göç olgusunu en
derin boyutuyla yaşayan Suriye’li sığınmacı kadınlar örnekleminden hareketle,
kadınların göçten sonra yaşadıkları
zorluklar ve kadın olmalarından
kaynaklanan sosyal dışlanma algılarının araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmadan
elde edilen bulgulara göre, Suriye’li kadınlar, sosyal dışlanmanın sosyal yardım boyutunda, açıktan ayrımcı, dışlayıcı
ve ötekileştirici bir tutuma maruz kalmamakla birlikte, gerek kamuoyu, gerekse
medya tarafından haklarında “ikinci eş olma, yuva yıkma” gibi negatif bir
imgelenme kurgulanması sebebiyle sosyal ilişkiler boyutunda dışlanmaktadırlar. Savaşın uzaması nedeniyle
geri dönme umutları gittikçe kaybolmaya yüz tutan kadınlar ileriye dönük ciddi
kaygılar taşımakta, yaşadıkları dışlanma,
toplumla bütünleşme süreçlerini daha sancılı hale getirmektedir. Suriyeli
kadın sığınmacılara karşı, özellikle medyanın, toplumsal muhayyilede iz
bırakacak her türlü negatif söylemden uzak durması ve kadınların sosyo-ekonomik
gelişimlerinin desteklenerek, topluma uyum süreçlerinin kolaylaştırılması,
sorunun “dışlayanlar” açısından da değerlendirilerek uygun politikalar
geliştirilmesi gerekmektedir.
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | November 14, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 6 Issue: 5 |