Kıbrıs, stratejik açıdan, Akdeniz'in önemli bir noktasında konumlu olduğundan, adada problemlere dahil olan garantör devletler olan, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'ye, çift kutuplu dünyanın kutupları olan, ABD ve SSCB de eklenince, çözüm kolay olmamıştır. Yunan tarafının Enosis, Türk tarafının ayrı devletler görüşülerine, İngilizlerin de hakimiyetlerini kaybetmeme çabası sonucunda çözüm arayışları çıkmaza girmiştir. Bu durumda ortak çözüm, adada Türk ve Rumların birlikte kuracakları bağımsız Kıbrıs devleti olarak görülmüştür. Fakat devletin ilanı problemleri zayıflatmamış, aksine şiddetlendirmiştir. Şiddetlenen olaylar sonrası, Türkiye'nin müdahale hamlelerine karşı direnen ABD yönetimi, iki NATO ülkesinin savaşın eşiğinde olmasını kabul etmiyor ve çözümün aralarında halledilmesini istiyordu. Adada Türklerin zulüm görmesine daha fazla katlanamayan Türkiye'nin müdahale kararı sonrasında, ABD'nin çok sert dille yazılan Johnson Mektubunu göndermesi, iyi giden Türk-ABD ilişkilerinde şok etkisi oluşturmuştur. İncelememizde, özellikle ABD kaynakları kullanılarak, 1964 'teki Türkiye'nin Kıbrıs'a müdahale kararına karşı çok sert bir dile yazılan Johnson mektubuna giden süreçteki, adanın önemi, durumu, taraflarına değinilmiş, Türk-ABD ilişkilerinin gerilmesi sebepleri üzerinde durulmuştur.
Journal Section | Research Article |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 12, 2012 |
Published in Issue | Year 2012 Issue: 22 |