Bu çalışma temel olarak bir yerli televizyon dizisi olan Adını Feriha Koydum üzerine eleştirel bir söylem çözümlemesi getirerek dizinin bünyesinde barındırdığı ‘zengin’ ve ‘fakir’ göstergelerine odaklanır. Buna ek olarak çalışma, dizi aracılığıyla toplumun ve bireylerin alımlamasına açılan toplumsal sınıf inşasını, medya pratikleri, söylem ve toplumsal biliş üzerinden açıklamayı amaçlar. Ayrıca ‘zengin’ ve ‘fakir’ kavramlarının göstergeler ve bu göstergeleri var eden dilsel kodlar ile nasıl yapılandırıldıklarını incelemeyi ve bunlar yoluyla ortaya çıkan ve sınıf ayrımını oluşturan söylemlerin zihinsel modelleri nasıl kurguladığı üzerine bir değerlendirme getirmeyi hedefler. Bu çerçevede çalışma, Eleştirel Söylem Çözümlemesi ilke ve yaklaşımlarına ve Baudrillard tarafından ortaya konulan ‘taklitçeler’ kavramlarına dayanır. Çalışma, dizideki ‘zengin’ ve ‘fakir’ zihinsel modellerinin araba, cep telefonu, ev eşyaları ve giyim öğeleri gibi kimi göstergeler ile yapılandırıldığını göstermektedir. Ayrıca televizyon ekranlarının, ortaya çıkardıkları taklitçeler evrenleri ile günlük hayatı içine çektiğini ve dizilerdeki kurgusallığı ve oyuncular üzerinden gösterilen kurgusal zihinsel modelleri gerçekleştirerek izleyicilerin zihinlerini yapılandırdığını eleştirel bir bakış açısı ile tartışmaktadır. Sonuçta, Adını Feriha Koydum dizisi ile ‘zengin’ ve ‘fakir’ ayırımı üzerinden bir sınıf ve eşitsizlik söylemi inşa edildiği görülmüştür.
By a critical discourse analysis of the Turkish television series Adını Feriha Koydum, this study basically focuses on the signs of ‘rich’ and ‘poor’ that the series holds. In addition, the study aims at explaining the construction of the social class becoming open to the society and the individuals through the series with the help of media practices, discourse and social cognition. Besides, it endeavours to examine how signs and linguistic codes which constitute these signs construct the concepts of ‘rich’ and ‘poor’ and to evaluate how the discourses existing through these signs and building discourses of class discrimination create mental models. In this frame, the study depends on the principles and approaches of Critical Discourse Analysis and the simulations proposed by Baudrillard. The study demonstrates that the ‘rich’ and ‘poor’ mental models are constructed through the signs like car, mobile phone, household goods and clothes. Besides, with a critical point of view the study discusses that television screens absorb the daily lives by the simulations that they create, and they shape the minds of the viewers by realising the fiction and the fictional mental models shown by the series characters. To sum up, the study proposes that television series construct a discourse of class and inequality by the distinction of ‘rich’ and ‘poor’.
Journal Section | RESEARCH ARTICLE |
---|---|
Authors | |
Publication Date | July 31, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Issue: 56 |