Bu çalışmada genel olarak Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından hazırlanan 1900-2009 yılları arası deprem katalogunun analizi yapılmıştır. Katalog Türkiye ve Yakın Çevresi depremlerini (32o-45oK/23o-48oD) kapsamaktadır. Mevcut deprem katalogu verilerinin zamana bağlı değişimi ve farklı bölgeler açısından da tamamlılığı kontrol edilmiş, özellikle 1976 yılı öncesi ve veri setinin tamamlılığı bu çalışmada değerlendirme açısından eksik bulunmuştur. Deprem istasyonlarının gelişimi farklı bölgelerde farklı zaman periyotlarını içerdiğinden, mevcut sismik ağın gelişmesini de göz önüne alınarak veri seti farklı bölgelere ve farklı periyotlara göre değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Toplam 7 bölge, tektonik özellikleri ve veri setine göre değerlendirilmiştir. Bu çalışmada her bölge için orjinal veri kullanılarak herhangi bir işlem yapmadan b-değerleri, a-değerleri, Magnitüd tamamlılık Mc (Magnitude of completeness) değerleri ZMAP yazılım paketi (Wiemer, 2001) kullanılarak hesaplanmıştır. b-değerleri hesaplanırken deprem odak derinlikleri h=0-50 km. olarak seçilmiştir. Ayrıca her bölge için Derinlik-Zaman, Magnitüd-Zaman, Magnitüd-Deprem Oluş Sayısı, Deprem Oluş Sayısı-Derinlik, Deprem Oluş Sayısı-Zaman grafikleri, b-değeri, a-değeri, Deprem Yoğunluğu (Earthquake Density Map), Magnitüd Tamamlılık (M completeness) vb. haritalar oluşturulmuştur. Sismik kataloglarda en önemli sorunlardan birisi de genel olarak gerçek sismik olayların, yapay olarak yaratılan sismik olaylardan ayrıştırılmasıdır. Bu yüzden mevcut katalog sırası ile declustering (Reasenberg, 1985), dequarry (Wiemer ve Baer, 2000) ayrıştırma yöntemleri ile orjinal veri setinden yapay kaynaklı taş ocağı, maden ocağı patlatmaları ayrılmıştır. Declustering işlemi ile özellikle termal alanlarda, büyük su havzalarında, maden sahalarında görülen küçük tetiklenmiş depremler (induced earthquakes) orjinal katalogdan ayıklanmıştır. Daha sonra her bölge için tekrar b-değeri (patlatmalardan ayıklanmış veri setinden, dequarry data), a-değeri ve Mc değerleri hesaplanmış, harita, grafik ve veri seti ile ilgili tablolar çizilmiştir. Böylece b ve a-değerleri karşılaştırılması yapılmıştır. Kalafat ve diğ., 2009 tarafından hazırlanan mevcut moment tensor kataloğu ile bölgenin faylanma haritası hazırlanmıştır. Mevcut data seti ve her deprem için doğrultu, dalım, kayma açısı bilgileri kullanılarak 7 ayrı bölgedeki hakim gerilme eksenlerinin doğrultuları bulunmuş ve bölgesel stress analizi (regional stress analysis) yapılmıştır. Sonuçta her bölge için bulunan faylanma tipi, ve b-değerleri arasında bir ilişki olup olmadığına bakılmıştır. Bu çalışmada daha önceki çalışmalarda da değerlendirilen, ve ülkemizde günümüzde de halen süregelen açılma, sıkışma ve doğrultu-atımlı faylanma rejimlerinin b-değeri ile ilişkisi hipotezi bir kez daha test edilmiştir. Sonuç olarak normal faylanma veren olaylarda (örneğin Batı Anadolu ve Marmara Bölgesi) yüksek b-değerleri, doğrultu-atımlı olaylarda orta (KAFZ, DAFZ) ve ters faylanma veren olaylarda (GD Türkiye) düşük b-değerleri bulunmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | April 17, 2013 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 25 Issue: 1 |