The Turkish history thesis represents a major transformation in the early Republican history studies. New history studies, which started with the directive of Atatürk in 1928, reached a conclusion in 1932 and the Turkish history thesis emerged. In fact, even during this period, the thesis, which caused some differences in academic circles, is now subject to greater criticism and is being understood with different evaluations. This controversial position of the Turkish history thesis stems from the imposition of political meanings on the part of its history discipline. The common attitude developed by academic circles is that the thesis is produced to meet a need arising from internal and external political concerns. However, different attitudes are observed about the content, function, quality, contributions or damages of the thesis. Although this seems natural, such approaches, which are as sharp as black and white, pose a serious problem about how the Turkish history thesis should be positioned in the historical process. As a field in which objectivity is minimized, the Turkish history thesis needs to be understood rather than judgment. Therefore, this study aims to try to understand the thesis by bringing together different approaches in Turkish academic history. As a result of the research, it was seen that the problematic areas where academics and writers were separated focused on the reasons of the emergence of the thesis, its political-ideological character and the scientificness of the thesis.
Turkish Historical Society Turkish History Congress Turkish History Thesis National Press Ataturk
Türk tarih tezi, erken Cumhuriyet dönemi tarih çalışmalarında büyük bir dönüşümü ifade etmektedir. 1928’de Atatürk’ün direktifiyle başlayan yeni tarih çalışmaları 1932’de bir neticeye varmış ve Türk tarih tezi ortaya çıkmıştır. Aslında bu dönemde bile akademik çevrelerde birtakım fikir ayrılıklarına yol açan tez, günümüzde daha büyük eleştirilere uğramakta ve farklı değerlendirmelerle anlaşılmaya çalışılmaktadır. Türk tarih tezinin bu tartışmalı konumu, onun tarih disiplininden öte, siyasi anlamlar yüklenmesinden kaynaklanmaktadır. Akademik çevreler tarafından geliştirilen ortak tavır, tezin iç ve dış siyasi endişelerden doğan bir ihtiyacı karşılamak için üretildiğidir. Ancak tezin muhtevası, işlevi, niteliği, katkıları ya da zararları hususunda aynı çevrelerde farklılaşan tutumlar gözlenmektedir. Bu durum doğalmış gibi görünmekle birlikte, siyahla beyaz kadar keskin bir şekilde ayrılan böylesi yaklaşımlar, tarihsel süreç içerisinde Türk tarih tezinin nasıl konumlandırılması gerektiğine dair ciddi bir sorunu ortaya çıkarmaktadır. Nesnelliğin asgari düzeye indiği bir saha olarak Türk tarih tezi, yargılamalardan ziyade anlaşılmaya muhtaçtır. Dolayısıyla bu çalışma, Türk tarih tezine yönelik akademik çevrelerde oluşan farklı yaklaşımları bir araya getirerek, tezi anlamaya çalışmayı amaçlamaktadır. Yapılan araştırma sonucunda, akademisyen ve yazarların ayrıştığı sorunlu alanların, tezin ortaya çıkışındaki nedenler, politik-ideolojik karakteri ve tezin bilimselliği üzerinde yoğunlaştığı görülmüştür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Original Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 1 Issue: 1 |