Amaç: Hastanemiz yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen bebekler arasında doğumsal kalp hastalığı tanısı alanların sıklık, risk faktörleri ve tanısal ipuçları açısından geriye dönük değerlendirilmesi.Gereç ve Yöntemler: Ocak 2012-Aralık 2012 tarihleri arasında Gaziantep Çocuk Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde izlenen 2005 bebek arasında doğumsal kalp hastalığı tanısı alan 21 vaka geriye dönük olarak değerlendirildi.Bulgular: Doğumsal kalp hastalığı sıklığı % 1.04 bulundu. Doğumsal kalp hastalığı tanısı alan yenidoğanlardan en sık kardiyoloji konsültasyonu istenme nedeni üfürümdü. Siyanotik olmayan kalp hastalıkları % 62, siyanotik kalp hastalıkları % 38 sıklıkta gözlendi. En sık saptanan izole siyanotik olmayan kalp hastalığı atrioventriküler septal defekt % 23.3 iken, en sık saptanan siyanotik hastalık Fallot tetralojisi % 9,5 idi. Hastaların % 71.5’i matür, % 28.5’i prematürdü. Doğumsal kalp hastalığı tanısı alan bebeklerin % 66.6’sı solunum sıkıntısı nedeniyle yatmaktaydı. Ortalama anne yaşı 24.2 olarak bulundu. Ailelerin % 43’ünde akraba evliliği söz konusuydu. Hastaların 8’ine cerrahi tedavi önerildi. Üç hasta cerrahi öncesi kalp yetersizliğinden öldü. Sonuç: Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen bebekler arasında doğumsal kalp hastalığı sıklığı tüm canlı doğanlara göre daha yüksektir. Yenidoğanların kardiyak hemodinamiği farklı olduğu için yatırılan her hastaya belirgin kardiyak semptom olmasa bile dikkatli kardiyak muayene ve değerlendirme yapılması önemlidir
Objective: To evaluate retrospectively the relative frequencies, risk factors and diagnostic clues of congenital heart disease in newborns at our neonatal intensive care unit.Materials and Methods: Among 2005 cases who were admitted to the Gaziantep Children’s Hospital Neonatal Intensive Care Unit between January 2012-December 2012, 21 newborns with congenital heart disease were evaluated retrospectively.Results: The prevalence of congenital heart disease was 1.04 %. Heart murmur was the main reason for requesting cardiology consultation in newborns diagnosed as congenital heart disease. The relative percentages of acyanotic and cyanotic heart defects were 62, and 38 percent, respectively. The most frequently detected acyanotic and cyanotic defects were atrioventricular septal defect and tetralogy of Fallot with a prevalence of 23.3 % and 9.5 %, respectively. Besides, 71.5 % of the newborns with congenital heart disease were mature and 28.5 of them premature. Besides, 66.6 % of the newborns diagnosed as congenital heart disease were hospitalized because of respiratory distress. Mean mother age was found as 24.2 years. Parents of 43 % of the patients had a history of consanguineous marriage. In the follow-up, surgical treatment were recomended for 8 patients. Three patients passed away before cardiac surgery because of cardiac failure. Conclusion: The prevalence of congenital heart disease in newborns at the neonatal intensive care unit is higher than that in all live births. Careful cardiac examination of neonates hospitalized in intensive care unit is important due to different cardiac hemodynamics even in the absence of significant cardiac findings
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 13 Issue: 2 |