Ermeni meselesi uzunca bir müddettir, emperyalist devletler tarafından, Türkiye’yi dünya siyaset arenasında köşeye sıkıştırmak ve kendi siyasi emellerini gerçekleştirmelerine zemin hazırlamak için gündemde tutulmaktadır. Türkiye’yi kendi siyasi ekseninde tutmak ve çıkarları için kullanmak isteyen Batılı güçler, Sultan II. Abdülhamid zamanından bu yana, her vesileyle Ermeni meselesini kullanmaktadırlar. Her sene 24 Nisan tarihi geldiğinde ya ABD Kongresinde başkan tarafından yapılan konuşmada, ya AB Parlamenterler Meclisinde ya da Almanya gibi bir Avrupa Devletinin Parlamentosunda, sözde “Ermeni Soykırım Günü” anısına bir kısım açıklamalar yapılmaktadır. Batılılar ne zaman Ermeni meselesi hakkında bir beyanatta bulunsalar, mutlaka Türkiye’ye yaptıkları bir dayatmaya, Türkiye’den bir direnç gelmiştir. Aslında yapmak istedikleri şey, kendilerinin de aslı olmadığını çok iyi bildikleri sözde Ermeni soykırımını lanetlemek değildir. Ermeni diasporası üzerinden, Türkiye’yi hizaya getirmektir. Ermeniler kullanıldıklarının bazen farkında bile olmamaktadırlar. Bu makalemizde biz, Yusuf Halaçoğlu’nun iki eserinden hareketle, sözde Ermeni soykırımı meselesine ve iddialarına açıklık getirmeye çalışacağız.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 16, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 9 Issue: 2 |