Amaç: Anal fistül iyi tanımlanmış bir hastalıktır ancak kesin bir cerrahi teknik geliştirilmemiştir. Hastanemizde 2012-2018 yılları arasında perianal fistül nedeniyle cerrahi tedavi uygulanan hastaları değerlendirmek için tek merkezli, retrospektif bir kohort çalışması yürüttük. Çalışmanın amacı, farklı cerrahi tekniklerin (Fistülotomi / fistülektomi ve seton, Video Destekli Anal Fistül Tedavisi (VAAFT), Mikro-parçalanmış yağ dokusu enjeksiyonu, Lipogems®) sonuçlarını karşılaştırmaktı.
Yöntemler: Elektif cerrahi için uygun olan anal fistüllü 103 hastadan oluşan bir kohort, 2012 ve 2018 yılları arasında Ferrara'daki Sant’Anna Hastanesi’nde opere edildi. Tüm hastalara fistül traktını ve iç açıklığı belirlemek için ameliyat öncesi rektal tuşe ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) uygulandı. Hastalar, geçirdikleri her ameliyat için birer tane olmak üzere 4 gruba ayrıldı: Fistülotomi / fistülektomi ve seton, Video Destekli Anal Fistül Tedavisi (VAAFT), Mikro parçalı yağ dokusu enjeksiyonu, Lipogems®). Ameliyattan bir hafta sonra öznel ağrıyı değerlendirmek için sayısal derecelendirme ölçeği (NRS) kullanıldı ve sonuçlar kaydedildi. Puanlar, 0, hiç ağrı yok, ile 10, karşılaşılan en şiddetli ağrı, arasında değişmekteydi. Birincil sonlanım noktası, 1 yıllık takipte fistül rekürrensiydi. İkincil sonlanım noktası, ameliyat sonrası ağrının değerlendirilmesiydi.
Bulgular: Ortanca yaşı 50 olan (aralık 21-89 yaş) 71 erkek ve 32 kadın çalışmaya dahil edildi. Bunlardan 79 hastaya yeni teşhis konulmuş, diğer 24 hasta daha önce ameliyat olmuş ve nüksetmişti. Anal fistül için toplam 118 cerrahi operasyon yapıldı. Takip süresince VAAFT sonrası 13 hastada, Mikro parçalı yağ dokusu enjeksiyonu sonrası 3 hastada, fistülotomi sonrası 4 hastada, fistülotomi sonrası 12 hastada, seton yerleştirme sonrasında 10 hastada ve Lipogems® tekniğinden sonra 8 hastada anal fistül rekürrensi gözlendi. Ameliyattan bir hafta sonra ağrı tüm hastalar tarafından 0 ile 10 arasında bir ölçekte değerlendirildi. VAAFT, mikro parçalı yağ dokusu enjeksiyonu, fistülotomi, fistülektomi, seton yerleştirme ve Lipogems® tekniği uygulanan hastaların ortalama skorları sırasıyla 1 (0- 5), 1.5 (0-8), 5 (3-8), 6.8 (5-9), 4.2 (2-6) ve 0’dı (0-2).
Sonuç: Bu çalışma anal fistül yönetimindeki zorlukları ve çeşitli cerrahi seçenekleri sunmaktadır. VAAFT ve Mikro-parçalanmış yağ dokusu enjeksiyonu, anal fistül yönetiminde güvenli ve uygulanabilir seçenekler gibi görünmektedir ve kısa süreli iyileşme oranları, kontinans üzerinde kalıcı bir etki olmaksızın kabul edilebilirdir. Bununla birlikte, uzun vadeli sonuçları olan güvenilir veri yetersizliği olduğundan, bu teknikler, bu nedenle memnuniyetle karşılanmaktadır. Lipogems ® tekniği güvenli ve tekrarlanabilir bir işlemdir, ancak ne yazık ki deneyimlerimize göre, tekrarlayan sfinkterik anal fistülü olan hastalarda fistül iyileşmesini desteklememektedir. Bu tekniğin birinci basamak tedavi olarak kullanılmasını önermiyoruz.
Aim: Fistula-in-ano is a well described disease but no definitive surgical technique has been developed. We conducted a retrospective cohort study in a single center to evaluate patients who underwent surgical treatment of a perianal fistula from 2012 to 2018 in our hospital. The aim of the study was to compare the outcome of different surgical techniques (Fistulotomy/fistulectomy and seton, Video-Assisted Anal Fistula Treatment (VAAFT), Micro-fragmented adipose tissue injection, Lipogems®).
Methods: A cohort of 103 patients with anal fistula who qualified for elective surgery between 2012 and 2018 were recruited at Sant’Anna Hospital in Ferrara. All patients underwent a digital rectal examination and preoperative magnetic resonance imaging (MRI) to identify the fistula tract and internal opening. Patients were divided into 4 groups, one for each type of surgery they underwent: Fistulotomy/fistulectomy and seton, Video-Assisted Anal Fistula Treatment (VAAFT), Micro-fragmented adipose tissue injection, Lipogems®). Numerical rating scale (NRS) was used to assess subjective pain one week after surgery and documented. The scale ranged from 0 to 10, where 0 stands for no pain and 10 stands for worst pain ever faced. Primary end point was fistula recurrence at 1 year of follow-up. Secondary end point was evaluation of post-operative pain.
Results: There were 71 males and 32 females, with a median age of 50 years (range 21-89 years). Among them, 79 patients were newly diagnosed, the other 24 patients had undergone previous surgery and had recurrence. In total, 118 surgical operation were performed for anal fistula. During the follow-up period, anal fistula recurrence was observed in 13 patients after VAAFT, 3 patients after Micro-fragmented adipose tissue injection, 4 after fistulotomy, 12 after fistulectomy, 10 after seton placement and 8 after Lipogems® technique. One week after surgery, pain was evaluated by all patients on a scale from 0 to 10. The mean scores of patients who underwent VAAFT, micro-fragmented adipose tissue injection, fistulotomy, fistulectomy, seton placement and Lipogems® technique were 1 (0-5), 1.5 (0-8), 5 (3-8), 6.8 (5-9), 4.2 (2-6) and 0 (0-2), respectively.
Conclusion: This study presents the difficulties in managing anal fistulas and the variety of surgical options. VAAFT and Micro-fragmented adipose tissue injection appear to be safe and feasible options in the management of anal fistula, and short-term healing rates are acceptable with no sustained effect on continence. There is, however, a paucity of robust data with long-term outcomes. These techniques are thus welcome additions. Lipogems ® technique is a safe and reproducible procedure, unfortunately according to our experience, it does not promote fistula healing in patients with recurrent inter-sphincteric anal fistula. We do not suggest the use of this technique as a first-line treatment.
Anal fistula Fistulotomy Fistulectomy Seton VAAFT Lipogems® Micro-fragmented adipose tissue
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Surgery |
Journal Section | Research article |
Authors | |
Publication Date | July 1, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 4 Issue: 7 |