Basit bir adlandırmadan çok daha fazlası olan toponimler, toplumlar için tarihi kayıtlardır. Toponimler çalışmamıza konu olan Kafkasya için de bu işlevini sürdürmüştür. Kafkasya’da sınıfsal yapılanmada üst tabakadaki toprak sahibi Çerkes ve Abaza sülaleler köylere sülale isimlerini vermişlerdir. Her daim kimlikle beraber okunması gereken toplumsal işaretler olan toponimleri çalışma konumuz olan Kafkasya üzerinden düşünecek olursak yaklaşık 160 yıldır anavatanları Kafkasya’dan ayrı yaşayan Abaza ve Çerkes toplumu Uzunyayla’daki köylerine Kafkasya’da olduğu gibi toprak sahibi sülalelerin isimlerini vermişlerdir. Bu noktada toponimler Kafkasya ile bağ kurmayı sağlayan hafıza mekânları olmuştur. Kafkasya’dan Uzunyayla’ya uzanan sülale hikâyeleri ve toponimler toprak sahipliğiyle doğrudan bağlantılıdır. Bu durum Abaza ve Çerkes toplumunun sosyal hayatına doğrudan etki etmektedir. Köylerin Türkçe adlandırmalarıysa bitki bilim, hayvan bilim ve fiziki coğrafyayla alakalı olmuştur. Biz bu çalışmada Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Abaza, Çeçen, Çerkes ve Karaçay köylerinde gerçekleştirdiğimiz alan çalışmamızda kaynak kişilere köyleri ve sülaleleri hakkında yönelttiğimiz sorular yoluyla toponimin kimlik belirteci olarak rolünü Pierre Nora’ya ait hafıza mekânı teorisi üzerinden inceleyeceğiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 18 Sayı: 69 |