Toplumların varlıklarını sürdürebilmeleri için mensup bulundukları kültürel değerlerin farkında olmaları ve onları besleyerek zenginleştirmeleri gerekmektedir. Gelecek nesle bir fikrin, bir düşüncenin veya ahlakî bir değerin, doğal bir biçimde, yerleştirilebilmesi ancak onun hissiyatına hitap edecek bir hikâye kahramanıyla veya bu kahramanın bir “tip”e dönüştürülmesiyle mümkün olmaktadır. Anadolu’da ilk dönemlerden itibaren üretilen eserler toplumun eğitilmesine yardımcı olmak maksadıyla yazılmıştır. Bu metinler sayesinde ihtiyaç duyulan davranış kalıpları, önce hikâye kahramanları üzerinden halka aktarılmış sonra sözlü veya yazılı anlatım vasıtasıyla nesilden nesle devredilmiştir. Bahse konu olan Hamza-nâmeler bu minvalde değerlendirildiğinde başta “Hamza” karakteri olmak üzere onun yakın çevresinde bulunan diğer kahramanların hepsi müslüman, gayretli, bilinçli ve şahsiyetli birer alperen/mücahit tipidir. İlk bakışta Hz. Hamza’nın menkıbevî hayatı etrafında teşekkül etmiş gibi görünen hikâyeler, zaman zaman kudretli bir hükümdar olan bir başka Hamza’nın maceraları ile karışmış durumdadır. Dinleyici/okuyucu için hikâyelerin Hz. Hamza’nın gerçek hayatıyla doğrudan ilgili olup olmaması mühim değildir. Temiz bir soydan gelmesi, Hz. Peygamberle kan bağının bulunması, her türlü savaş taktiğini bilip usulüne göre uygulaması, her zaman örnek alınması gereken bir şahsiyet olması ve bütün bu hususiyetlerin dinleyici/okuyucu tarafından önceden biliniyor olması “Hamza”nın kahraman olması bakımından yeterlidir. Hikâyelerde Hamza’nın oğlu olarak tanıtılan Rüstem, olağanüstü kuvvetli, en az babası kadar yiğit bir şahsiyettir ve Hamza için kastedilen her şey onun için de geçerlidir. Rüstem, Hz. Hamza’nın oğlu kabul edildiği bölümlerde onun bütün karakter özelliklerini şahsiyetinde toplarken, kurguya göre zaman zaman Şehnâme kahramanı Zal’ın oğlu Rüstem’in tavrıyla da hareket edebilmektedir.
Bu çalışmada Süleymaniye Kütüphanesi Pertevniyal Kitapları, Nu. TY 0812/4’te kayıtlı bulunan Hamza-nâmelerin 17, 18 ve 19. cildinden hareketle “Rüstem” karakterinin “alp/alperen” tipi olması üzerinden bir inceleme yapılmıştır. Alp/alperen tipinin, Türk edebiyatında ilk defa Âşık Paşa (ö.1333) tarafından tasnif edilmesi münasebetiyle Rüstem, bu tasnif zemininde değerlendirilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies, Literary Theory, Creative Arts and Writing |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 5 Issue: 1 |